Parti Devleti ifadesi yaklaşık 10 yıl önce başlamıştı Türkiye’de. AKP’nin estirdiği rüzgarın içerisinde bu anlayış çok açık bir şekilde görülüyordu.
Cumhurbaşkanlığı makamından devletin var olan ince ve kalın damarlarına kadar her şey tek adama teslim edilmiş vaziyette. Varlık Fonu da işin cabası!
Yaşadığımız Türkiye Cumhuriyeti’nde güven duyulacak başka adam yokmuş gibi. Her şeyin başında ya Tayyip Erdoğan ya da ünlü damat Berat Albayrak…
Başkada Bakan’lar varmış ülkemizde… Ne Bakanı yahu?
Hiçbir etkisi ve yetkisi olmayan kişiden bakan olur mu? Olsa da işte böyle olur. Sadece ve sadece bakan ünvanını taşır hepsi o kadar.
Güzelim Türkiye Cumhuriyeti Devleti yaşadığı bu sıkıntılı günlere bir günde, 100 günde gelmedi. Türk toplumu alıştırıla alıştırıla, Sosyal Yardımlaşmaya ihtiyaç duyar hale getirile getirile bugünkü hallere düşürüldü. Toplumun en az yarısı sanki robotlaştırıldı! İnsanlar Sosyal Yardımlaşmadan aldıkları 100-150 TL’ye teslim oldu.
Zam furyasından nasibini almayan hiçbir temel ihtiyaç maddesi kalmadı. Zam haberleri artık yaşadığımız her günün, her saatin bir parçası olmuş vaziyette. Bir tek simidin 1,5 TL olduğu değişik bir dönemi yaşıyoruz. İş bulamadığı için boş gezen insanımızdan holding sahibine kadar halinden memnun olan, yarınlara güvenle bakabilen bir tek Allah’ın kulu yoktur sanırım. İktidarın önde gidenleri elbette ki hariç. Onları Lodos fırtınasının dahi etkilemesi mümkün değildir.
Ülkede tüm işler kötü giderken Tayyip Erdoğan’ın uçak filosuna yeni bir uçağın daha eklendiğini görüyoruz. Recep Tayyip Erdoğan’ın yakın çevresi uçağın Katar Şeyhi tarafından hediye edildiğini söylüyor ama yine de olayın mantıkla, vicdanla izah edilmesi mümkün değildir. Çıplak değeri 400 milyon dolar olan bu uçak satın alındıysa neden alındı?
Vatandaş inim inim inlerken ülkenin önde gidenlerinin bu israfına akıl-sır erdirmek mümkün olamaz. Yok söylendiği gibi Katar Şeyhi hediye ettiyse niçin ettiğini de topluma açıklamak gerekir.
Olaya en güzel ve haklı tepkiyi koyan CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu “VIP uçak satın alındı ise ayıp. Yok eğer ki hediye edildi ise daha büyük ayıp…”
Kılıçdaroğlu’nun bu söylemi kesinlikle doğru bir söylemdir. Millet ekmeği çökeleği arar hale getirilmişken böyle bir uçağı satın almanın haklı hiçbir nedeni olamaz. Yok eğer ki söylendiği gibi uçak hediye edildi ise ikinci el uçağın hediyesi olmaz. Kaldı ki böylesine pahalı bir uçağın baba, oğla hediye etmez.
* * *
Bugün için Türkiye’de tablo bu. Eli kalem tutan kim varsa birazda onur varsa yaşadığı toplumu savunmak zorundadır. Türk toplumunu kaderiyle baş başa bırakmak kadar büyük yanlış olamaz. Herkes toplumun uyanacağı günü bekliyor gibi. Toplum ise sessiz ve tepkisiz.