İlki 14 Mayıs Pazar günü yapılan Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde hiçbir adayın %50+1’i bulamaması üzerine ikinci tur seçimler 28 Mayıs tarihine ertelenmişti. Yani demek oluyor ki iki gün sonra yeniden sandık başına gidecek ve yeni Cumhurbaşkanını seçeceğiz. Birinci tur Cumhurbaşkanlığı seçimlerine 4 adayla gidilirken, ikinci tur seçimlerine ise Kemal Kılıçdaroğlu ile Recep Tayyip Erdoğan girme hakkı kazandılar.
Cumhurbaşkanlığı seçimlerinin yapılacağı son hafta içerisinde yaşanan iki olay gerçekten insana pes dedirtti! Birinci olay ilk turda Cumhurbaşkanı adayı olan Sinan Oğan’dan geldi. Her fırsatta Cumhur İttifakını sert bir şekilde eleştiren Sinan Oğan, 180 derecelik bir dönüşle gitti AKP’ye katıldı. Yıllarca AKP’yi ve Cumhur İttifakını en sert biçimde eleştireceksin, sonra da ‘U’ dönüşü yaparak eleştirdiğin yere gideceksin.
İçinde bulunduğumuz haftanın ikinci önemli olayı ise Recep Tayyip Erdoğan’la yaşandı. Cumhur İttifakının İstanbul’da düzenlediği mitingde önceden hazırlanmış olan sahte bir videoyla Kemal Kılıçdaroğlu’nu küçük düşürmeye çalışan Tayyip Erdoğan katıldığı bir televizyon programında Millet İttifakının adayı Kemal Kılıçdaroğlu’nu küçük düşürmek için hazırlanan videonun sahte olduğunu itiraf etti!
Haberi aldıktan sonra olayı değerlendiren Cumhurbaşkanı adayı Kemal Kılıçdaroğlu, “Benimle mertçe mücadele edilmiyor. Tayyip Erdoğan’ın hazırlattığı sahte video ile beni yıpratmak istemesi, döndü kendisini vurdu! Erdoğan’ın yaptığı sadece ve sadece sahtekarlıktır! Sahtekar adamdan da Cumhurbaşkanı olmaz” dedi.
Cumhuriyet Halk partisi Genel Başkanı ve Millet İttifakı’nın Cumhurbaşkanı adayı Kemal Kılıçdaroğlu’na her fırsatta hakaret eden, söylemedik laf bırakmayanlara güzel cevabı Pazar günü Türk halkı sandıkta verecektir. Bundan kurtuluş yok, olamazda.
Yeter ki yapılacak Cumhurbaşkanlığı seçimleri mertçe ve ahlaklıca olsun.
HERKES SORUMLU DAVRANMALI
Önümüzde ki Pazar günü Türk halkı için çok çok önemli bir tarih. Pazar günü yapacağımız Cumhurbaşkanlığı seçiminde hem yeni Cumhurbaşkanımızı seçeceğiz, hem de ülkemizin kaderini belirleyeceğiz. Yapılacak seçim bir ölçüde referandum niteliği taşıyan bir seçim olacak.
Yapılacak seçimlerde bir tek oyun çok değerli olduğunu hepimizin iyi bilmesi gerekir. Bu seçimde kırıntısı kalmış olan demokrasiyi ya geri getirmek için karar vereceğiz, ya da demokrasiyle vedalaşacağız. Yargıdan eğitime, iç siyasetten dış siyasete, işsizlikten hergün artan enflasyona kadar her şeyin çürüdüğü ve çürümeye devam ettiğini yakınen biliyoruz. Türkiye’de hayat çekilmez oldu.
Türkiye’de hayat çekilmez oldu ama sorumluların sorumsuzluğu ise gerçekten anlaşılır gibi değil. Patates, soğanın kilosu 30 TL’yi görmüş, bir kilo kıyma 400, aynı şekilde bir kilo peynir 250 TL olmuş, ne önemi var!
AKP’nin önde gidenlerinin bir tek hedefi var o da oturdukları koltukların ömrünü uzatabilmek. Vatandaşın çektiği çileler AKP’nin önde gidenlerinin sanki umurunda dahi değil!
İktidarın etrafını çevreleyen mutlu bir azınlığın dışında kalan 80 milyonluk bir kitlenin çektiği çileyi görmeyen, görmek istemeyenlere hak ettiği cezayı vermek adına 28 Mayıs tarihi çok iyi bir fırsattır. Birilerinin artık bu ülkeyi yönetemediğini görmemiz gerekiyor.
“Tebdili kıyafette hayır vardır” sözü boşuna söylenmiş bir söz değildir. Önce demokrasiye sahip çıkarak kötü gidişata son vermemiz gerekiyor.
“Ben ülkemi seviyorum” diyen herkesin Pazar günü sorumlu davranması gerekiyor.
SANDIK GÜVENLİĞİ
Seçim sonralarında sandıklarda yaşanan ve arzu edilmeyen olaylara rağmen Türk halkı gerçekten demokrasiyi seviyor ve birçok ülkeden daha fazla oranda sandıklara giderek vatandaşlık görevini yerine getiriyor.
Toplumun büyük bölümünün değişim arzusu içerisinde olduğu bu kritik günlerde, Cumhurbaşkanlığı ikinci tur seçimleri öncesinde seçmenlerin en çok aklına gelen durum ise yine sandık güvenliği.
Demokrasi isteğini gönlünde taşıyan tüm seçmenlerin istediği şey sandığa atılan oyların doğru şekilde yansıtılmasından yanadır. Bu konuda başta siyasi partiler olmak üzere, ben bu ülkeyi gerçekten seviyorum diyen herkesin görevi sandık güvenliğini sağlamaktır.
Ülkemizin yarınları için Pazar günü oy verip, sonuçların sağlıklı şekilde ilan edilmesi için çaba harcayalım.