Geçtiğimiz hafta içerisinde (Allah rahmet eylesin) bir cenazenin yedi yemeğine katıldım. Kuran okunmasında tam 4 hoca vardı; okudukça okudular.
Saat 17.00’de başlayan Kuran okuma merasimi saat 18.30’da sona erdi. Buraya kadar her şey güzel. Güzel olmayan ise Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk’ten bir kez olsun söz edilmemesiydi. Kim bilir belki adamların akıllarına gelmemiştir sanırım!
M. Can Bulut olarak din konularında çok ilgili biri değilim. Fakat Allah’ın varlığına ve birliğine gönülden inananlardanım.
Onun için bu konu üzerinde çok durmak istemediğimi, ancak Mustafa Kemal Atatürk olmasaydı bugün var olan özgürlüğümüzü kesinlikle yakalamamız mümkün olmayacaktı diyorum.
Bu görüşüme isteyen katılır isteyen katılmaz.
Tesadüf o ya, aynı akşam televizyonda haberleri izlerken Türkiye’nin 2020 bütçesinin Büyük Millet Meclisi’nde AKP’li milletvekillerinin ve ortağı MHP’lilerin oylarıyla kabul edildiğini öğrendim. Kabul edilen yeni bütçemiz hepimize hayırlı olsun. Kabul edilen bütçeden kuş mu çıkacak, yoksa civciv mi çıkacak hep birlikte göreceğiz.
Kabul gören bütçeden sevinçli bir haber de aldım!
“Peki neydi o sevinçli haber?”derseniz paylaşmak isterim…
Türkiye’nin yeni bütçesinde Külliye’ye yani Cumhurbaşkanlığına 3 Milyar (Üç katrilyon), Diyanet İşleri Başkanlığına da 11 milyar (11 katrilyon) TL bütçe ayrılması öngörülmüş.
Ulus olarak ekonomik sıkıntılar içerisinde boğulduğumuz böyle bir süreçte böylesine güzel haberler almamız gerçekten büyük mutluluk veriyor insana!!!
Yapacak bir şey yok. AKP zihniyetine dayanabildiğimiz kadar dayanacağız hep birlikte.
Recep Tayyip Erdoğan ile Diyanet İşleri Başkanlığı’nın sorunlarının çözülmesi demek Türkiye’nin sorunlarının çözülmesi demek olduğuna göre!
Diyanet İşleri Başkanlığı’ndan maaş alanların sayısı 100 binleri aşmış. Diyanet’ten maaş alanlar arasında dileyen dilediği biçimde konuşuyor, istediğini söylüyor. Dilin kemiği yoktur derler ya. O’nun gibi bir şey.
Yeni yılın bütçesinden Cumhurbaşkanlığı ile Diyanet İşleri Başkanlığına ayrılan paralar olayın görünen tarafı. Bir de olayın görünmeyen tarafı yani örtülü ödenek bölümü var ya… 80 milyon Türk insanı kendi başının çaresine baksın!
Yıl içerisinde okulları kapanan onbinlerce öğrencimiz, yerlerde sürünen eğitimimiz hiç önemli değil. önemli olan dinle, Kuranla iştigal eden insanların mutlulukları olduğuna göre! Gerisi hikaye…
Mustafa Kemal Atatürk’ün ismini dahi zikretmeden geçenlere bir çift sözüm olacak. Terlemeden maaş alan adamlar! Siz istediğiniz kadar Atatürk’ü unutturmaya çalışın, o güzel insanın ismini ve sevgisini bu ulusun gönlünden ve kalbinden sökmeniz mümkün olamayacaktır.
Bu gerçeği kafanızın bir tarafına kazıyın.