Türkiye’nin çeşitli bölgelerinde binlerce insan geçen haftayı yağmur ve kar dualarıyla geçirmişti. Edilen duaların etkisinin olup olmadığını bilemem ama sonunda istenilen şekilde hem kar, hem de yağmur yağdığını çok iyi biliyorum. Çünkü tüm yayın organları istenilen yağışın ülkemizin tamamında gerçekleştiğini söyledi.
Yağan yağmur ve kar’ın barajlarımıza yeterli olup-olmayacağı da henüz belli değil. Kim ne derse desin son yağışlar hem susuzluk tehlikesi açısından, hem de doğanın temizliği açısından gerçekten çok iyi oldu.
Yurt genelinde olduğu gibi bölgemizde ve yaşadığımız kentte de yağışlar etkili olunca su taşkınlarına sebep oldu. Özellikle Berdan nehrinin taşması sonucu binlerce dönümlük alanlar büyük zarar gördü. Özellikle Berdan nehrini besleyen Kuskun deresinden gelen su miktarının aşırı derecede artmasından dolayı Tarsus’un ova bölgesinde büyük oranda taşkın yaşandı. ekili alanlar sular altında kaldı.
Bu sütundaki bir önceki köşe yazımda Tarsus Toptancı Sebze ve Meyve Hal’inde işlerin çok kötü olduğunu bu durumunda üreticileri perişan ettiğini yazmıştım. Şimdi ise doğal afetin sancısı yaşanıyor.
Son yağışlardan dolayı on binlerce dönümlük ekili alanın ve seraların sularla kaplandığı ve zararın çok yüksek olduğundan söz ediliyor. Tarsus Ziraat Odası Başkanı Ali Ergezer, “Bu durumlarda hem biz üreticiler olarak büyük zarar görüyoruz, bunun sonucu olarak da tüketiciler de zarar görecektir. Tarsuslu çiftçilerin yaşadıkları bu olayın gerçek adı afettir. Yetkililerin, üreticilerimize gerekli desteği göstereceklerine gönülden inanıyorum. Çiftçilerimiz gerçekten çok zor durumdalar. Yetkililerin bu acı tabloya seyirci kalmayacaklarına olan inancım tamdır” diye konuştu.
Yaşadığımız bu dünyada yağışların, doğal afetlerin dualarla falan ilgisi yoktur, olamazda. Doğa neyi istiyorsa o mutlaka olacaktır.
Yoksa, edilen yağış duaları eksik yapılmış olabilir mi?