Dünya Halklarının Kardeşliğine Ve Daloyasıyla da Ülkemiz Halklarına Karşı İşlenen En Büyük Suçtur!
Suriye’de devam eden iç savaş var hızıyla devam ederken, kimyasal silah kullanımı uluslararası önemliliğini gün be gün daha da arttırarak devam etmektedir. Kimyasal silahın tam olarak Beşar Esat rejiminin kullanılıp kullanılmayacağına tam olarak emin değiliz. Şayet kullanılmış ise (Kim kullanırsa kullansın) Bunun insanlığa karşı işlenen suçların en ağırı ve büyük bir vahşet olduğudur.
Savaş; ekonomik sosyal, sosyal, iç ve dış güvenlik bakımından ülkemizi de son derece etkilemektedir.
Suriye’deki Esat rejiminin önemli bir kısmında kontrolü yitidiğine tanık oluyoruz. Bu da ülkenin başta ekonomik yapısı olmak üzere eğitim, sağlık, vergi, adalet vb. Sistemlerinin önemli ölçüde çöküntüye neden olmasına neden olmuştur.
Ülke içindeki iç savaş devlet otoritesinin zayıflamasıyla bunun yerini dini, etnik ve mezhepsel kökenli tarikatler vb. gruplar olmaya başladı. Ayrıca avantajcı ve vurguncu bir furya ile çalışmaya başlayan mafya kurallarını içerik olarak uygulamaya çalışan “Savaş Ağaları”nın türemesi gözlerden kaçmayan bir durum olsa gerek! Ayrıca bunlar üretimin domura uğramasından faydalanarak zengin olma (kısa yoldan köşeyi dönme) hırsıyla karaborsa ekonomisinin ön koşullarından faydalanmaya başladılar!
Ayrıca savaşın sağduyu ganimetlerinden yararlanmak isteyen sınır kaçakları (İran’dan akın eden kaçakçılarla) giderek kaçakçılığın işin içinden çıkılmaz boyutlarda gelişmesine neden oldular!
Lider Beşar Esad Moskova yönetimine yakınlığı ile bilinen “İzveztiya” Gazetesine verdiği röportajda Şam yönetiminin kimyasal silah kullandığı söyleminin “Mantık Dışı olduğunu beyan etti.
ABD’nin Suriye’ye saldırması durumunda “Vietnam”da başına nelerin geldiğini hatırlaması gerekir. “ABD askeri operasyon düzenlemesi halinde Vietnam’dan bugüne kadar kendi ideolojisi uğruna başlattığı tüm savaşlarda olduğu gibi Suriye’de de başarısız olur” diye ekledi.
Esad... “Birileri Suriye’yi Batı’nın kuklası yapmayı düşünüyorsa bu asla olmayacak” diye devam etti.
2003 yılında Irak’a karşı yapılacak saldırı öncesinin yalan dolan senoryaları adeta günümüzün Suriyesiyle örtüşüyor sanki!
ABD büyük bir vicdansızlığın arkasına gizlenerek Suriye saldırı senaryoları hazırlama sevdasında. İktidar da bu hazırlanan saldırı senaryolarına ABD’den daha fazla yangına krükle gitme sevdasına yakalanmış sanki! İktidar savaş sonrası sonrası Suriye’de müslüman bir yönetim kurulacağı varsayımındadır. Sanki 10 yıl öncesinde de Irak savaşının böyle (Entrikalarla) başlatılması da tesadüfi bir durum olmadığıdır kanaatimizce!
Emperyalist-kapitalist Burjuvazi Irak’ı ve dolayısıyla da Irak halkını Saddam’ın diktatörlüğünden kurtaracak ve ABD oraya demokrasi ve özgürlük getirecekti. Bugün için işgalin üzerinden 10 yıl geçmesine rağmen bir yıl (Irak’ta) binlerce kişinin can verdiği ölüm kamplarının kol gezdiği bir cehenneme dönüşmüş olmasıdır.
Bu durum gelecekde de Suriye için de geçerli olacağı kanaatindeyim.
“BM Heyetinin (Birleşmiş milletler) Suriye’ye gitme nedeni Rusya’nın geçen ay sunduğu bir rapordu. Rusya BM’ye Han El Esel Kasabasında muhaliflerin kimyasal silah kullanıldığına dair 80 sayfalık bir rapor sundu.
BM bu bölgeye gitmek üzere Suriye’de bulunduğu sırada Çarşamba günü saldırı yaşandı. Saldırının hemen ardından muhalifler BM heyetini Han El Esal’e sokmayacaklarını açıkladılar.
ABD Başkanı Barack Obama’da BM Genel sekreteri Banik Mun’u telefonla arayarak BM temsilcilerinin Suriye’den çıkarılması yönünde baskı kurdu.
Obama’nın baskısı ve müdahale olasılığı sonuç verdi. BM Heyeti Rusya’nın kanıtlarını sunduğu olayı inceleyen ülkeden ayrılacak.
Dünya savaşları (Ülke içi ve ülkeler arası savaşlar) dünya tekelci sermaye gruplarına silah ganimetleri (Dünya silah tekellerine) ve petrol kazançları getirmiş. Dünya halkları ve ülke halkımıza da açlık, sefalet, yolsuzluk ve sahipsizlikten başka birşey getirmemiştir!
Öyleysem; Dnya yüzünde tezgahlanan bu sömürücü egemen sınıfların savaşlarına karı çıkmalıyız ve savaş karşıtı demokratik ve toplumsal eylemlerimizi ülke çapında örgütlü bir güç haline getirmeye (Dönüştürmeye) çalışmalıyız!!!