Mersin, Tarsus ve Bölgedeki gündem, ekonomi, son dakika, spor ve yaşam dünyasındaki önemli gelişmelerden anında haberdar olmak ister misiniz?

:

:

:

Bu “Darbe” Başka Darbe

2 Ağustos 2016 Salı 09:15
Yakup ŞEN

15 Temmuz olayına bilimsel açıdan bakmak ve ona göre değerlendirmek gerekir. Bunun için kısaca bugünkü AKP iktidarının nasıl örgütlenerek devletin bütün kurumlarında örgütlü güç durumuna geldiğini çok iyi bilmemizde fayda olduğu kanaatindeyim.

 

Ülkemizde 1960 ihtilalinden sonra iki Arap sermayesi Albaraka Türk ve Faysal Finans hareketi ve destek gücüyle başlayan, bu hareketin temsil ettiği sermaye grubu MÜSİAD (Müstakil Sanayici ve İşadamları Derneği) oluştu ve bunlar siyasi olarak AKP içinde örgütlü güçlerini oluşturarak 2002 yılında iktidar oldular. Bugünkü iktidarı (Fethullah Gülen cemaat grubuyla) ittifak yaparak iktidar oldular. Bu grup başta ekonomik olmak üzere siyasi, kültürel ve ideolojik inanılmaz bir örgütsel güç oluşturdu. Ve devletin bütün kurumlarında örgütlenmeye başladı ve bu durum AKP iktidarını oldukça tedirgin etti. Özellikle Gülen Cemaati; önceleri ekonomik açıdan güçlenmek üzere dershane, özel okul ve üniversite kurumlarında maddi güç oluşturdu ve buna bağlı olarak inanılması güç bir ekonomik yapıya sahip olundu.

 

Dolayısıyla parasal güç her türlü kapı deliklerini aralamaya başladı. Ve giderek bu sermaye grupları (Gülen’e bağlı) devleti ele geçirme konusunda MÜSİAD temsilcileri arasında çatışmayı kesinleştirdiler. Yine bu grup (Gülen cemaat grubu) devletin en önemli kurumları olan ordu bürokrasisi başta olmak üzere, sivil bürokrasinin bütün kurumlarında Anayasa Mahkemesi, HSYK, Danıştay, Sayıştay, bütün askeri ve sivil mahkemeler, Emniyet Genel Müdürlüğü ve bütün taşra teşkilatlarında, Milli Eğitim Bakanlığı ve bütün kurumlarında; vakıf, dernek, sendika ve diğer demokratik kitle örgütlerinde vb. kurumlarda ve hayatın bütün alanlarında çok hızlı bir şekilde örgütlü bir güç konumuna geldiler.

 

Bu iktidar kanadında tedirginlik yarattı.

 

Ve gene giderek AKP iktidarının da cemaat örgütlenmesini baskı altına alması ve giderek cemaatin devletin örgütlü gücünde de çok büyük tedirginlik (başta ordu bürokrasisi ve emniyet teşkilatında) yaratmıştır. Ve bu durum sonuçta 15 Temmuz hareketinin (darbe girişiminin) doğuşuna neden olmuştur. Ordu bürokrasinin yetersiz darbe girişimi kırılarak, darbenin ve darbeyi yapmaya kalkışanların hüsranıyla son bulmuştur.

 

Bizler tüm yapılacak darbelere karşı, burjuva parlamenterizmi ve burjuva demokrasisini savunuruz. Ama bununla hiçbir zaman yetinmeyiz!

Bu durum dünyada da böyle. Devlet ya ezen, sömüren ve yöneten (kendi sınıfı dışındaki tüm emekçi sınıfları baskı altında tutan) bütün kurumlarıyla egemen sınıfların (egemen güçlerin) devletidir. Ya da ezilen, sömürülen ve baskı altında tutulan emeğiyle geçinen sınıfların (halkın) devletidir.

 

Dünyada ve ülkemizde bütün darbeler CIA’nin örgütlü gücü sayesinde yapılmıştır. 15 Temmuz Gülen Cemaati (FETÖ) darbe girişimine karşı çıkarız ama, bugün AKP iktidarının (darbeden sonra) çıkardığı ve çıkaracağı anti-demokratik uygulamalarının doğru olmadığını ve halkımızın çıkarlarıyla bağdaşmadığı ve burjuva demokrasisine ters düştüğünü ve bunun mücadelesinin de yapılması gereğini önemle vurgular, üzerinde titizlikle durur, bundan hiçbir şekilde taviz vermeyiz ve de vermemeliyiz.

 

İçinde bulunduğumuz dönemde, Gülen Cemaatinin devletin içerisinde ve bütün alanlarındaki örgütlü gücünü tasfiye etmek için darbecilere taviz verelim, ama kesinlikle onlara darbe yaptırmayalım mantığıyla hareket edilmiştir! Bununla beraber darbe girişimi bastırılmış ve bastırılmamasıyla da kalmamış, AKP iktidarı tarafından kısmende olsa burjuva demokratik yapılanmasının askıya alınarak gericileştirilmesi gündeme getirilerek uygulamaya konulmaya başlanmıştır.

 

Sonuç olarak AKP hükümeti Gülen cemaatinin devlet içerisindeki örgütlenmesinin önünü kesilmesini (şimdilik) sağlamak ve oluşan örgütlü güçlerini hem bertaraf etmek ve ileriye dönük anti demokratik uygulamalarla baskı yasalarını topluma mal etme amacıyla ve girişimlere göz yumma taktiğiyle hareket ettiği ve de geleceğe dönük (şimdiden ucu görünmüş OHAL hareketiyle) baskıcı uygulamalarıyla daha iyi anlaşılacaktır.

 

Ve bugün için toplumun bütün kesimlerine karşı uygulanmak istenen yaptırımların kalkması için mücadele verilmesi ve emek, barış, özgürlük, demokrasi, sosyal eşitlikçi bir devlet yapısının oluşması için mücadele verilmelidir.

 

Bu konuda başta halkımız olmak üzere, bütün siyasi partilere, demokratik kitle örgütleri, kişi ve kurumlarına büyük sorumluluk ve görevler düşmektedir.

 

 

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Henüz yorum eklenmemiştir.
Yazarın diğer makaleleri
  • Emek kristalize olmuş yüce bir değerdir!13 Eylül 2019 Cuma 09:25
  • Tarsus’ta 1 Mayıs İşçi ve Emekçi Bayramı (3)23 Temmuz 2019 Salı 09:18
  • Tarsus’ta 1 Mayıs İşçi ve Emekçi Bayramı (2)11 Haziran 2019 Salı 08:50
  • Tarsus’ta 1 Mayıs İşçi ve Emekçi Bayramı7 Mayıs 2019 Salı 09:11
  • Ülkemiz Yerel Yönetimlerinde Yapılan Seçimlerin Sebep ve Sonuçları!23 Nisan 2019 Salı 10:17
  • Hizmet Anlayışları Nasıl Olmalıdır? (4) 26 Mart 2019 Salı 08:42
  • Hizmet Anlayışları Nasıl Olmalıdır? (3) 22 Mart 2019 Cuma 09:04
  • Hizmet Anlayışları Nasıl Olmalıdır (2)19 Mart 2019 Salı 08:38
  • Hizmet Anlayışları Nasıl Olmalıdır? (1)16 Mart 2019 Cumartesi 09:08
  • Egemen Güçlerin Bir Asırdan Beri Doğu Kalkınması Yutturmacası 229 Haziran 2018 Cuma 09:37
  • Egemen Güçlerin Bir Asırdan Beri Doğu Kalkınması Yutturmacası! 129 Haziran 2018 Cuma 09:36
  • Faşizmin Kara Lekesi Tarihe Yüz Karası Olarak Geçecek!16 Şubat 2018 Cuma 09:03
  • Dışa Bağımlı Kapitalist Sistemde Devlet Neden Tamamen Sosyal Olmaz? (3)11 Temmuz 2017 Salı 14:29
  • Dışa Bağımlı Kapitalist Sistemde Devlet Neden Tamamen Sosyal Olmaz? (2)9 Haziran 2017 Cuma 08:44
  • Dışa Bağımlı Kapitalist Sistemde Devlet Neden Tamamen Sosyal Olmaz? (1)6 Haziran 2017 Salı 09:15
  • Şaibeli Referandum25 Nisan 2017 Salı 08:46
  • Başkanlığa “Hayır” Kampanyası İçin Ulusal Seferberlik İlan Edilmeli (!)17 Şubat 2017 Cuma 08:34
  • Anayasalar Neden ve Kimin İçin Değiştirilir (2)27 Ocak 2017 Cuma 08:41
  • Anayasalar neden ve kimin için değiştirilir?(1)24 Ocak 2017 Salı 08:53
  • Başkanlık Sistemi ve Anayasa Üzerine20 Ocak 2017 Cuma 08:37
  • Akdeniz Gazetesi ©1994 - Tüm Hakları Saklıdır, Kaynak Gösterilmeden İçerik kopyalanamaz.
    Oluşturma süresi(ms): -1
    SON DAKİKA
    Tarsus’ta plastik kasa hammaddesi polietilendir yüklü tırın taşıdığı yük yola savruldu
    Başkan Seçer Sözünü Vermişti; Gülnar, Ilısu Suyuna Kavuştu
    Mersin, Kurban Bayramı’na Büyükşehir ile hazır
    Tarsus Belediyesi’nden Her Yaşa Eğitim, Her Gönüle Dokunuş
    MSK’da Yeni Hedef Avrupa Kupası
    Tarsus'ta silahlı kavga
    MESKİ, Entegre Yönetim Sistemi 2. Gözetim Dış Tetkiki’ni Başarıyla Tamamladı
    TADEKA Kadın Ritim Grubundan Mini Konser
    TAŞTİ İçerisinde Çevreci Hizmet
    Tarsus'ta silahla yaralanan kişiler tedavi altına alındı
    TOBB 81. Genel Kurulu yapıldı
    Büyükşehir ve TESEV’den ‘Veriye Dayalı Afet Yönetişimi: Eğitim Ve Atölye’ Etkinliği
    TOBB’nin 81. Genel Kurulunda Birlik Beraberlik Vurgusu Yapıldı.
    LÖSEV’den Lösemi ve Kanserle Mücadele Eden Çocuklara 100 Bin TL’lik Yardım Çeki
    Ege’de Tatil Anlayışı Değişiyor: Teknede Etkinliklere Artan İlgi