Mersin, Tarsus ve Bölgedeki gündem, ekonomi, son dakika, spor ve yaşam dünyasındaki önemli gelişmelerden anında haberdar olmak ister misiniz?

:

:

:

Artin Agopyan (ABD-ULLAH ÖC-ALAN)

2 Temmuz 2015 Perşembe 19:30
Erdoğan GÖKÇE


      Hastanız olduğunda  doktorun iyisini, davanız  olduğunda avukatın iyisini, sürünüz olduğunda çobanın dürüstünü... hatta çarşıda pazarda meyve-sebze alırken bile iyisi seçilir de!... Sıra yönetici seçmeye geldiğinde, bazıları tam sürü mantığıyla hareket ederler. Çünkü sürülerin çoban seçme, çobanın geçmişini soruşturma  yeteneği yoktur.  Mal sahibinin kabul ettiği her hangi bir çobana, kayıtsız şartsız itaat ederler ve çobanları sayesinde istedikleri gibi güdülürler. Bazı insanlar da aynen sürü mantığıyla hareket ettikleri için, yönetici olarak seçtikleri veya biat edip peşinden gittikleri kişileri, gerektiğinde araştırmak, soruşturmak, yargılanmak, şüphelenmek, eleştirmek vs. yerine körü körüne itaat ederler. Bazı  partilerde,  tüm tarikatlarda, örgütlerin bir çoğunda...  başa getirdikleri kişilerin geçmişini, kişiliğini, ahlakını vs. fazla, hatta hiç araştırmadan yaşantılarını çoban-sürü ilişkisi şeklinde  sürdürürler. İçimizde bisürü dönmeler, hainler, ajanlar... en üst derecede yönetimlere gelirler.



 



      Bu yanlış sonucudur ki Türkiye’de, Diyanet İşleri Başkanlığı, Başbakanlık ve hatta Cumhurbaşkanlığı bile yapmış dönmeler vardır ve onların neden oldukları gelişmeler nedeniyle Türkiye bu duruma gelmiştir. Aslında bu durumda olan kişileri anlamak çok kolay. Ama yukarıda da belirttiğim gibi insan olmak, bilim ve aklın ışığında hareket etmek yerine, çoban-sürü mantığıyla hareket edildiği için gelinen sonuç kaçınılmaz oluyor. Esas olarak kime  hizmet ediyor, kimlerle işbirliği yapıyor, kaçtığında hangi merkezlere sığınıyor, yürüttüğü faaliyetler sonrasında  millet zararlı mı kârlı mı çıkıyor vs. eylemlerine bakıldığında kişinin gizli niyeti anlaşılır.  Demokrasi ve akıl işte böylesi durumlarda gereklidir. Ülkenin ve haklarını savunduğunu(!) iddia ettiği kesimlerin zararına çalışan, ülkemize verdiği insan ve maddi zararlar bakımından ne olduğu belli olan bir sürü ajan, dönme, hain, işbirlikçiler vardır. Bunlardan biri de Ermeni dönmesi olan  Abdullah Öcalan’dır. Bu gerçek, Apo’nun İmralı duruşmasında tutanaklara da geçmiştir. 



       Türkiye’de “dönme” denilince akla hemen Sabataylar gelir. Rum, Ermeni, Hıristiyan vs. olup ta, aslını gizleyip  Türk ve Müslüman gözüken ve de Türk isimleri kullanan çok sayıda dönme vardır.( Türk Tarih Kurumu Başkanı Prof. Dr. Yusuf Halaçoğlu, bu gerçeği ispatladı.) Asıl adı Artin Agopyan olan Abdullah Öcalan’ın Ermeni ve dönme olduğu herkes tarafından ve epey zamandır biliniyor. Kökenine fazla inilmediği için bazıları, kızgınlıktan dolayı söylenmiş bir  yakıştırma olarak söylendiğini sanıyor. Geçmişe dönelim:



      Osmanlı İmparatorluğu’nu parçalamak isteyen Batılı emperyalistler, Ermeni ırkçılarını 1880 yılından  itibaren Osmanlı’ya karşı kışkırtmaya başladılar. İngiltere, Fransa, ABD  ve Çarlık Rusya Ermenileri ellerinde bir koz gibi kullanmaya başladılar. ABD, Wilson Prensipleri projesiyle Doğu da Ermenistan, Güneydoğuda da bir Kürt devleti kurmayı planlıyordu. Rus ve Fransız üniforması giyen ırkçı Ermeniler, o bölgede bulunan  Türk ve Kürt Müslümanlara korkunç zalimlikler ve katliamlar yapmaya başladılar. Emperyalist merkezlerin kışkırttığı işbirlikçi Ermeniler, özellikle Kürtlerle yoğun çatışmaya girerler. Dönemin Sadrazamı Talat Paşa, Doğudaki Ermenileri, düşmanla işbirliğini engellemek için, savaşın olduğu bölgelerden  çıkarıp savaşın olmadığı bölgelere göçe (tehcir) tâbi tutuldular.



        Bu tehcir hiçbir zaman Ermenilerin tümünü kapsamamış ve sadece doğudaki Ermenilerle sınırlı kalmamıştır. Göç esnasında, Ermeni vatandaşlarımızın her türlü güvenliğinin sağlanmasına rağmen karşılıklı kırımlar  yaşanır. Tehcir sırasında, bazı Ermeniler  korunmak için ad değiştirerek Türk ve Kürt kimliği altında kendilerini gizlemişlerdir. İşte bu gizli Ermenilerden biri de Abdullah Öcalan’ın ailesidir. Öcalan  soyadı da  o dönemde yaşanan bir olayla ilişkilidir. Savaş yıllarıdır, her türlü olumsuzluğun yaşandığı şartlarda,  eşkıyalık olayları da sıklıkla yaşanmaktadır. Bölgede Kürt nüfusunun fazlalığı nedeniyle Kürt eşkıyalar çoğunluktadır. Sayısı az olan güvenlik güçleri bu saldırıların önüne geçmekte yetersiz kalmıştır. Sürgüne gönderilenlerin güvenliği ne kadar sağlanmış olsa da, yer yer eşkıya saldırısına uğrayan  kafileler bazen soyulur, bazen de öldürülür. Tehcir esnasında yetim kalan çocuklar ve dul kalan kadınlar, gittikleri güzergah boyunca, kendilerine acıyanlar tarafından  evlerine alınarak korunmuş, hatta bazıları evlendirilmiş ve bu şekilde kaynaşmışlardır. İşte Artin Agopyan, yani Abdullah Öcalan, böyle bir aileden gelmektedir.



     Sürgüne gönderilen Ermeniler, mütarekeden sonra Batılı devletlerin ordularıyla birlikte yeniden bölgeye gelirler. Emperyalist ülkelerden güç alan  Ermeniler, kendilerinden gaspedildiğini ileri sürdükleri yerli halkın mallarına mülklerine el koyarlar. Bununla da kalmazlar, öç almak amacıyla yarım bıraktıkları zulme ve tamamlayamadıkları katliama (öç almaya) devam ederler. Kürtçe konuşmasını bile bilmeyen, Kürtleri  sevmediğini  açıklamalarında öğrendiğimiz Apo, tam bir öç-alan olmuştur. Zeka seviyesi  bile yeterli olmayan, herkes tarafından kullanılmaya müsait olduğu belirlenen  birinin peşinden giden bazı Kürt yurttaşlarımıza gerçekten şaşıyorum. Geçmişte Ermenileri Osmanlı’ya karşı kullanan emperyalist ülkeler, şimdi de PKK’yı, özellikle de Barzani’yi Türklere karşı kullanıyor.  Emperyalistlerin oyununa gelen Ermeni ırkçılarının sonu ne olduysa, bu gün de emperyalistlerin oyununa gelenlerin sonu aynı olacaktır


UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Henüz yorum eklenmemiştir.
Yazarın diğer makaleleri
  • Said Nursi’yi Talebesinden Öğrenin!-3-9 Ağustos 2016 Salı 10:04
  • Said Nursi’yi Talebesinden Öğrenin! -2-5 Ağustos 2016 Cuma 09:00
  • Said Nursi’yi Talebesinden Öğrenin! -1-2 Ağustos 2016 Salı 09:13
  • Sevr’i Bir Daha Yırtarız4 Ağustos 2015 Salı 08:42
  • ABD Türkiye’de İç Savaş Tezgahlıyor31 Temmuz 2015 Cuma 09:04
  • Çin’e Saldırmak Türkiye’yi Vurmaktır10 Temmuz 2015 Cuma 09:20
  • Anayasa Mahkemesi Kararını Protesto Ediyoruz2 Temmuz 2015 Perşembe 19:33
  • Türkiyemizi Parçalattırmayacağız2 Temmuz 2015 Perşembe 19:33
  • Soykırım Yapmadık Vatan Savunduk2 Temmuz 2015 Perşembe 19:33
  • 152 Adamızı Yunanistan’dan Geri Alacağız!2 Temmuz 2015 Perşembe 19:33
  • F Tipi Gladyo Hesap Verecek!2 Temmuz 2015 Perşembe 19:33
  • Ermenileri kestik mi?2 Temmuz 2015 Perşembe 19:33
  • Cemil Can’ın Yazısı Üzerine2 Temmuz 2015 Perşembe 19:33
  • İşte Dersim Gerçeği2 Temmuz 2015 Perşembe 19:33
  • Halk Önderleri ve Aydınlarımıza Çağrı2 Temmuz 2015 Perşembe 19:33
  • Rojova Devrimi Aldatmacası2 Temmuz 2015 Perşembe 19:33
  • Muhalefetin İhaneti2 Temmuz 2015 Perşembe 19:32
  • Abdullah Öcalan Diyor Ki!!!2 Temmuz 2015 Perşembe 19:32
  • Atatürk ten İsmet Paşa’ya2 Temmuz 2015 Perşembe 19:32
  • Hain Olacak Çocuk -52 Temmuz 2015 Perşembe 19:32
  • Akdeniz Gazetesi ©1994 - Tüm Hakları Saklıdır, Kaynak Gösterilmeden İçerik kopyalanamaz.
    Oluşturma süresi(ms): -1
    SON DAKİKA
    Tarsus’ta Muhtar Derneklerinde İstişare Toplantıları
    Vahap Seçer: “Partimizin bir ve bir arada kalması son derece önemli"
    ZAYİ İLANI
    Tarsus'ta tefecilik operasyonu, 20 gözaltı
    Mersin Güvenlik ve Asayiş Değerlendirme Toplantısı Gerçekleştirildi
    Başkan Veyis Avcı’dan, Üzüm Üreticiye ‘Erken Kesim’ Uyarısı!
    Mersin OSB’de bir okul temeli daha atılıyor
    Büyükşehir Zabıta Ekiplerinden Tarsus’ta Toplu Taşıma Araçlarına Yönelik Klima Denetimi
    Maratona katıldılar ama para alamadılar!
    “Türkiye ittifakı olarak demokrasinin ve adaletin rafa kaldırılmasını asla kabul etmiyoruz”
    Muharrem Ayı 26 Haziran’da başlıyor
    Mersin’de merkezli yasadışı bahis çetesi çökertildi
    Kültür Park Mersinlilerin Nefes Alma Noktası
    Büyükşehir’in ‘Tarihi Kilikya Yolu Projesi’ Geçmiş İle Günümüzü Buluşturmaya Devam Ediyor
    CHP Tarsus İlçe Kadın ve Gençlik Kolları sınav heyecanına ortak oldular