Anadolu’nun en eski kentleri arasındadır Tarsus.
Bu kent üzerinde onlarca medeniyet gelmiş geçmiştir. Her tarafından tarih fışkırır, bereketli topraklarıyla insanoğluna nimetler sunar.
Güzel yurdumuzda ilk sanayileşme adımlarının atıldığı, sosyal hayatın her zaman canlı olduğu bir kenttir. Cumhuriyet’in kazanımlarının elde edilmesine omuz vermiştir.
Toprağının bereketi, içilen suyunun tadı hep hayran bırakmıştır.
Yazılarla anlatılamayacak kadar değerli kentlerin elbette marka değerli olacak kurumları olacaktır. Adı söylendiğinde direk o kentin güzelliklerini yansıtacak, saygı duyulacak.
Hani liman kenti olan Trabzon’un olduğu gibi,
Hani Milli Mücadele’de dağlarında çiçeklerin açtığı İzmir’in Göztepesi, Altay’ı gibi,
Hani bozkırın ortasında kurulu bulunan ve dokunuşlarla Avrupa şehrine dönen Eskişehir’in olduğu gibi…
Evet, kentleriyle özdeşleşmiş spor kulüplerinden bahsediyorum.
Hani bizim de şehrimiz için özdeşleşen, marşların dillendirildiği, uğruna insanlarımızın canlarını feda ettiği, gözyaşı döktüğü bir değerimiz var… Tarsus İdmanyurdu.
Ama maalesef, bu güzide kulüp Temmuz sıcağında asfalta bırakılmış mum misali erimeye devam ediyor!
86’da Süper Lig’in kapısından son anda dönen Sarı-Lacivertli camiamız, gelinen noktada adım adım amatör kümeye sürükleniyor. Ne kadar acı ki kuruluşunun 100. yıl dönümünde.
“Tarsus İdmanyurdu’nu 100. yılında mutlaka 1. lige çıkartacağız” söylemlerinden oldukça uzak bir şekilde takım kâbusu yaşıyor!
Şuna gönülden inanıyorum ki, Tarsus İdmanyurdu’na gönül vermiş binlerce kişi gerçekten büyük üzüntü yaşıyor! Ama ne garip ki bu yaşananların sorumlularına karşı tepki sesi pek yükselmiyor.
Şimdi mevcut takım yönetimi olağanüstü genel kurul kararı aldı. Olağanüstü kongrenin ilk oturumu 29 Aralık’ta, çoğunluk sağlanamaz ise ikinci oturum 5 Ocak 2024 tarihinde yapılacak. Herkesi samimi şekilde davranmaya davet ediyorum. Tarsus İdmanyurdu’nu gerçekten sevenler için fedakarlık vakti gelmiştir, hatta geçmektedir.
* * *
Şunu unutmamak gerekir ki, Tarsus İdmanyurdu’nun hafızası gerçekten güçlüdür.
1968-1969 sezonunda yaşananlar nasıl unutulmazken, Erkut Kuzeyman’lı yıllara sürekli atıf yapılıp iç çekilirken, hatıralar hep dilden dile dolaşmaktadır.
Eğer ki geçtiğimiz yıl 2. Ligden 3. Lige düşen, bu senede gereken yapılmayıp Amatör kümeye düşülmesi durumunda da bu kara dönemde uzun yıllar unutulmayacak ve dilden dile konuşulacaktır.
İLK HAMLE İYİ PARTİ’DEN
Yerel seçime hızla yaklaşılırken, siyasi partilerden hamleler gelmeye başladı. Yerel seçimlere “müstakil” girme kararı alan İyi Parti, Tarsus’ta Belediye Başkan adayı olarak Op. Dr. Mehmet Yunus Seven’i belirledi. Göz doktorluğunun yanı sıra iş insanı kimliği de bulunan ve uzun yıllardır aktif siyasetin içerisinde yer alan Mehmet Yunus Seven, çalışmalarına hızlı şekilde başlayarak parti ilçe binası önünde kamuoyuna açıklama yaparak seçim startını verdi.
MHP kanadında ise şu ana kadar 7 kişinin Tarsus Belediye Başkan aday adaylığı konusunda çalışma yaptığı biliniyor. AK Parti kanadında da aday adaylığı konusunda birçok kişi taban çalışması yaparken, Cumhur İttifakı içerisinde yer alan her iki siyasi partinin Tarsus için nasıl bir tasarrufta bulunacağı ise merakla bekleniyor.
CHP kanadı ise gerçekten hareketli. 14 Mayıs seçimlerinde Tarsus’ta birinci parti olan ve rakip siyasi partilerle ciddi oy farktı sağlayan CHP’de, 11 aday adayı bulunuyor. CHP’deki aday sayısının fazla olmasına neden olan ise hem 14 Mayıs seçimlerinde Tarsus’ta birinci parti olarak çıkmak, hem de Vahap Seçer Başkanlığında ki Mersin Büyükşehir Belediyesi’nin yaptığı hizmetlerde vatandaşların memnuniyet oranının yüksek olmasından kaynaklandığı gözleniyor. Elbette, CHP’nin farklı seçmen tabanlarında da nasıl hamleler yapacağı da merakla bekleniyor.