Version:1.0 StartHTML:0000000199 EndHTML:0000007612 StartFragment:0000002405 EndFragment:0000007576 SourceURL:file://localhost/Users/akdeniz/Desktop/20,02,2013 Klasörler/yakup sen.doc
Günümüze kadar devam eden özelleştirmeler; dünya standartlarının çok altında fiyat-kazanç oranlarıyla tam bir “Yağma Hasan’ın Böreği” hesabıyla iktidar yandaşlarına talan ettirilerek yok edilmeye çalışıldı. Yine bu dönemde (1975’lerde) Albarakatür v Faysal finans İslami sermayesinin girişi sağlandı ve MÜSİAD’ın gelişiminin önü açılmış oldu.
Bugünkü AKP’nin iktidar olmasında önemli rol oynayan MÜSİAT ve Gülen Cemaati olmuştur.
Ankara Ticaret Odası KAMU SEN’in araştırmaları acı gerçekleri meydana çıkarıyor. Ülkemizde 10 milyon 800 bin kişinin işe yoksulluk sınırının altında yaşadığını belgelemektedir. İslamın şartı beş diye iktirada gelen ve kindilerini topluma “Ilımlı İslamcı’lar diye lanse edenler dünyada ve ülkemizde vurgun, talan, yağma ve soygunun peşini bırakmıyorlar.
Konuya Yazar Ergün POYRAZ’ın (Silivri Cezaeivnde tutuklu2010’da) Takunyalı Fükrer’den devam edelim: “Bundan yaklaşık 20 yıl önce Refah Partisi İstanbul İl Başkanı olduğu dönemde; tapusuz orman arazisine kaçak bine yaptığının ortaya çıkması ve bu binanın haberlerinin medyada yer almasının ardından çaresizlik içinde yoksulluğuna sığınan Recep Tayyip Erdoğan, o günlerde iki katlı eski bir binada kiracı olarak oturuyordu.
Kötü bir takım elbisesi vardı. Ceketinin evi kavuşmuyor, düğmelerini güçlükle ilikliyordu. Kendisine beyaz renkli bir reno verdiler. Parasızlıktan arabanın bozuk kapısını bile yaptıramıyor, sürekli açılan kapıyı iple bağlıyordu. Yıllar rüzgar gibi geçti. Önce İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı oldu. Hurda Reno son model Mercedes ve Passatlarla değişti. Şirketler peş peşe açıldı. Ülker grubunun dağıtıcılığını üstlendi. Araziler, apartman daireleri ve villalar aldı. Başbakan olduktan sonra 20 bin ardından 40 bin dolarlık Frank Muller marka saatler takmaya, 30 bin dolardan başlayan takım elbiseler satan Bijan’dan giyinmeye başladı. 12 bin dolarlık çelik gömlekler spariş edildi. Geceliği 10 bin dolarlık lüks otellerde tatil yaptı. 79 yılda tüm hükümetlerin yaptığı borçlanmaları tek başına 7 yılda gerçekleştirdi. Ülkenin tüm değerlerini ve kaynaklarını satmalarına rağmen 225 milyar dolarla aldığı borç miktarını 500 milyar doların üzerine çıkardı.
Kendisinden önceki bakanlar örtülü ödenekten bir iki milyon lirayı zor harcarken Tayyip, sadece 2009’da 300 Milyon TL harcadı.”
Yazardan alıntılarla yazımıza devam edelim: “Önceleri içinde oturacak bir evi bulunmayan ve kaçak bir gecekondu da ikamet eden sayın Tayyip Erdoğan İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı serüveni ile başlayan ve milyarder devlet adamları arasında Arap Sultanları ve Şeyhlerin hemen altında ve dünya zenginleri arasında sayılı sırada yer aldığı da gözden kaçmayan bir durumdur.
Tayyip, Wikipedia Ansiklopedisi’nin araştırmalarının sonucuna göre: “2. Elizabet’i, Petrol Kralı Eski ABD Başkanı George W. Bush’u, Monako Prensi Albert’i, Norveç Kralı 5. Edward’ı, Danimarka Kraliçesi 2. Margareti, İsveç Kralı 16. Karl’ı, Mısır Devlet Başkanı (Eski) Hüsnü Mübarek’i dudak uçurtan servtiyle geride bırakıyor.” Yazar Başbakan Erdoğan’a yolsuzlukla ilgili bir soru yöneltiyor “Fransa’da saatte 500 km hız yapabilen hızlı trenin, 1 km (Bir kilometre maliyeti 2 milyon Euro iken) ülkemize satılan geri teknoloji 250 km hızda trenin 1 km maliyeti neden 3 milyon Euro?
-Devam Edecek-