Yakup ŞEN

Kentsel Rant Sömürüsüne Karşı Neden Sosyalist Kent Modeli!

Kentsel Rant Sömürüsüne Karşı Neden Sosyalist Kent Modeli!

V.İ. Lenin “Devlet ve Devrim” kitabında proletaryanın siyasal iktidarı ve zorunlu olan devletinin özelliklerini belirtmede; Marks’dan ve Engels’ten sık sık alıntılara baş vurmaktadırlar.

V.İ. Lenin “Devlet ve Devrim” kitabında proletaryanın siyasal iktidarı ve zorunlu olan  devletinin özelliklerini belirtmede; Marks’dan ve Engels’ten  sık sık alıntılara baş vurmaktadırlar. Yine aynı eser sayfa 83’de  Marx’ın  anarşizme karşı mücadelesinin  gerçek anlamının  tarif edilmemesi için , proletarya için  zorunlu olan devletin “devrimci bir geçici birimi”ni  kesin olarak belirtir. Proletaryanın, sadece  bir zaman için devlete ihtiyacı vardır. Erek olarak devletin  ortadan kalkması  konusunda anarşistlerle en küçük bir uzlaşmazlık halinde değiliz. Biz bu ereğe erişmek için, sömürücülere karşı  devlet gücü  aletlerinin, devlet gücü araçlarının, devlet gücü usullerinin  geçici olarak kullanılmasının  zorunlu olduğunu söylüyoruz. Tıpkı sınıfları ortadan kaldırmak için, ezilen sınıfın geçici  diktatoryasını kurmanın kaçınılmaz bir şey olduğunu söylediğimiz gibi. Marx, meseleyi anarşistlere  karşı koymanın  en keskin, en açık biçimini seçer: Kapitalistlerin  boyunduruğundan kurtulduktan sonra,  işçilerin  “silahları bırakmaları” mı gerekir, yoksa kapitalistlerin  dirençlerini kırmak için  bu silahlara  onlara karşı  kullanmaları mı? Öyle olunca, eğer  bir sınıf başka  bir sınıfa karşı  sistemli olarak  silahlarını kullanırsa, bu devletin  “geçici bir biçimi”  değil de nedir?”

 Burada önemli olan yerel  yönetimlerle, genel yönetimler arasında  bir paralellik, bir bütünlük olması;  parça-bütün ilişkilerinde  olduğu gibi, parçaların içinde  çalışma ve var olmasıdır!  Ki bu sistem,  sadece  ulusal çerçeve içinde  görülüp  değerlendirilmemelidir.

Artık dünya 2008 son kapitalist sistemin kriziyle birlikte  ve krizin bedellerini (uluslar arası tekelci sermaye ve yerli işbirlikçileri)  dünya halklarının sırtına  yükleyerek çıkış yollarını bulmaya çalışmaktadır. Çağımız hem (yerel yönetim sömürü rantlarından) kurtulma,  hem içerde hem de  dışarıda  egemen  sınıfların boyunduruğundan  kurtulma çağıdır!!!

Çağımız, geçmiş çağlardaki gibi sistemin başındaki ve sisteme egemen olan bir sömürücü sınıfın yerini, diğer  başka bir (sistemin)  sömürücü sınıfın yerine almasıyla  sonuçlanmayacaktır. Ve bunun böyle sonuçlanmayacağını J. V. Stalin;  Proletarya Devrimi  Çağında Milli Mesele kitabında  şöyle  dile getirmektedir.

Ona göre: “Sömürücüler değişti, sömürü kaldı. Kölelerin  kurtuluş hareketleri  zamanında böyleydi.  Serflerin ayaklanma döneminde böyleydi.  İngiltere, Fransa ve Almanya’daki  ünlü büyük devrimler dönemi de böyleydi. Proletaryanın tarihin çarkını kapitalizme  karşı döndürmek için yaptığı ilk şanlı, yiğit fakat  yinede başarısız  kalan girişiminden, Paris Komününden söz etmiyorum.

Ekim Devrimi, bu devrimlerden  temelde farklıdır.  Hedef olarak bir sömürü biçimi,  bir sömürü grubu  yerine diğer  bir  sömürü grubunu  getirmeyi değil, insanın insan üzerindeki  her türlü sömürüsünü kaldırmayı, bütün sömürü gruplarını  yok etmeyi, proletarya diktatörlüğünü kurmayı, bugüne kadar var olan  ezilen bütün  sınıflardan en devrimci olan sınıfın iktidarını  kurmayı, yeni, sınıfsız  sosyalist bir toplum  örgütlemeyi hedef alır.

İşte bu nedenle Ekim Devrimi’nin zaferi, insanlık tarihinde  dünya kapitalizminin  tarihi kader çizgisinde,  dünya proletaryasının  kurtuluş hareketinde, bütün dünyanın sömürülen  kitlelerinin mücadele yöntemleri ve  örgütlenme biçimlerinde, yaşama tarzları ve geleneklerinde, kültür ve ideolojilerinde temelden  dönüşüm anlamına gelir.

Ekim Devrimi’nin uluslar arası, dünya çapında öneme  sahip bir devrim  olmasının sebebi budur.

Bütün ülkelerin  ezilen sınıflarının, kendi kurtuluşlarının güvencesini gördükleri  Ekim Devrimi’ne karşı  gösterdikleri o derin sevginin kökleri de  burada yatmaktadır. Proletarya Çağı’nda  Milli Mesele. J. V. Stalin.  S:104-105.

Sınıfların; dolayısıyla da sömürünün, devletin, ezen ve ezilenin  olmadığı bir dünya  dünyayı  yaratmak hepimizin  elinde olan bir şeydir! Yeter ki bu konuda inançlı ve   kararlı olalım!!!

EN SON YAZILARI

  1. Emek kristalize olmuş yüce bir değerdir!
  2. Tarsus’ta 1 Mayıs İşçi ve Emekçi Bayramı (3)
  3. Tarsus’ta 1 Mayıs İşçi ve Emekçi Bayramı (2)
  4. Tarsus’ta 1 Mayıs İşçi ve Emekçi Bayramı
  5. Ülkemiz Yerel Yönetimlerinde Yapılan Seçimlerin Sebep ve Sonuçları!
  6. Hizmet Anlayışları Nasıl Olmalıdır? (4)
  7. Hizmet Anlayışları Nasıl Olmalıdır? (3)
  8. Hizmet Anlayışları Nasıl Olmalıdır (2)
  9. Hizmet Anlayışları Nasıl Olmalıdır? (1)
  10. Egemen Güçlerin Bir Asırdan Beri Doğu Kalkınması Yutturmacası 2
  11. Egemen Güçlerin Bir Asırdan Beri Doğu Kalkınması Yutturmacası! 1
  12. Faşizmin Kara Lekesi Tarihe Yüz Karası Olarak Geçecek!
  13. Dışa Bağımlı Kapitalist Sistemde Devlet Neden Tamamen Sosyal Olmaz? (3)
  14. Dışa Bağımlı Kapitalist Sistemde Devlet Neden Tamamen Sosyal Olmaz? (2)
  15. Dışa Bağımlı Kapitalist Sistemde Devlet Neden Tamamen Sosyal Olmaz? (1)
  16. Şaibeli Referandum
  17. Başkanlığa “Hayır” Kampanyası İçin Ulusal Seferberlik İlan Edilmeli (!)
  18. Anayasalar Neden ve Kimin İçin Değiştirilir (2)
  19. Anayasalar neden ve kimin için değiştirilir?(1)
  20. Başkanlık Sistemi ve Anayasa Üzerine