Yakup ŞEN

Kapitalizm ve Kentsel  Rant! (3)

Kapitalizm ve Kentsel Rant! (3)

Kapitalizm ve Kentsel Rant! (3)

Oysa kamu tarafından  yaratılan değer artışları; yaşanabilir, sağlıklı, çağdaş, temiz bir çevre yaratılması için  toplumun hizmetine sunulmalıdır. Bunu geliştirecek  bir modeli yaşama geçirme  konusunda duyarlı ve istekli bir  toplumsal yapı oluşturmalıyız.

Kentsel mekanda, mülkler üzerindeki değer artışlarının  mülk sahibinin hakkı olarak görülmesi, daha önce üzerinde bina yapılmış   arsalarda “yık yap”  sürecinin başlamasına,  kentlerin tarihi ve kültürel kimliklerinin  yok edilmesine  yol açmaktadır.

Kentlerimiz, rant ekonomisi ve buna bağlı olarak gelişen “rant  kültürünün” hakimiyeti altına girerek, her gün yeni yeni “kente karşı işlenen suçlara”  tanık olmaktadırlar. Basın v medya her zaman ki gibi olayları mevcut  sistemin işleyişi,  çürümüşlüğü “kokuşmuşluğu” olarak değil, zabıta haberciliği  anlayışıyla vermeye devam ediyor.

Kentlere karşı işlenen suçların üretimi, dönem dönem  çıkarılan “imar affı”   yasalarıyla sistemin kendisi  tarafından da açıkça  besleniyor. “imar affı” gibi popülist  ve yağmaya dayalı politikalar,  sistemin varlığını, işlerliğini sürdürmesi için sık sık gündeme  geliyor. Sistem, kent sorunlarının  çözümünde bunların dışında  bir arayışa girmeyi de gündemine almıyor.”

Görüyoruz ki kapitalist sistemin  vahşice sömürü ve rant alanları kentlerin kendisini hedef almaktadır.  Birilerinin aç gözlülüğünü, doyumsuzluğunu  ve buna bağlı olarak  iştahını kabartırken; diğerlerinin  (emekçi sınıf ve tabakaların) nasıl biraz daha sahipsizliğe, yoksulluğa, açlığa ve de  sefalete doğru itildiklerini giderek  saha iyi anlamaya çalışıyoruz.

Yalnızlık, sahipsizlik kapitalist sistemin psikolojisiyle  ilgili en önemli özelliklerindendir. Yalnızlık ve sahipsizlik  insanı  doyumsuz, ihtiyaçların peşinde  açgözlü, bencil, mülkiyet ve mevki  düşkünü bir  yaratık haline  getirir.

Dünyada ve ülkemiz kentlerinde  yaygınlaştırılan  bu “rant ekonomisi”,  toplumun bireylerine  bu ranttan  pay vererek  mülkiyet düşkünlüğünün  artmasına, ayrıca  kentli olma ve  kentin sorunlarına sahip çıkma kültürünün gelişmesinin  engellenmesine. Yerel yönetimler sonuçta “kent rantları”  peşinde koşan yapılara  kolayca bürünüyor  ve bu durumda  rantçıların  yerel  yönetimleri  ele geçirmelerine  neden  oluyor.

Kaynakça: Özelleştirme Değil Kamulaştırma. Kent Rantlarının Topluma Geri  Döndürülmesi. Celal  Beşiktepe   S:187 (…) 192-193. (BİTTİ)

 

 

EN SON YAZILARI

  1. Emek kristalize olmuş yüce bir değerdir!
  2. Tarsus’ta 1 Mayıs İşçi ve Emekçi Bayramı (3)
  3. Tarsus’ta 1 Mayıs İşçi ve Emekçi Bayramı (2)
  4. Tarsus’ta 1 Mayıs İşçi ve Emekçi Bayramı
  5. Ülkemiz Yerel Yönetimlerinde Yapılan Seçimlerin Sebep ve Sonuçları!
  6. Hizmet Anlayışları Nasıl Olmalıdır? (4)
  7. Hizmet Anlayışları Nasıl Olmalıdır? (3)
  8. Hizmet Anlayışları Nasıl Olmalıdır (2)
  9. Hizmet Anlayışları Nasıl Olmalıdır? (1)
  10. Egemen Güçlerin Bir Asırdan Beri Doğu Kalkınması Yutturmacası 2
  11. Egemen Güçlerin Bir Asırdan Beri Doğu Kalkınması Yutturmacası! 1
  12. Faşizmin Kara Lekesi Tarihe Yüz Karası Olarak Geçecek!
  13. Dışa Bağımlı Kapitalist Sistemde Devlet Neden Tamamen Sosyal Olmaz? (3)
  14. Dışa Bağımlı Kapitalist Sistemde Devlet Neden Tamamen Sosyal Olmaz? (2)
  15. Dışa Bağımlı Kapitalist Sistemde Devlet Neden Tamamen Sosyal Olmaz? (1)
  16. Şaibeli Referandum
  17. Başkanlığa “Hayır” Kampanyası İçin Ulusal Seferberlik İlan Edilmeli (!)
  18. Anayasalar Neden ve Kimin İçin Değiştirilir (2)
  19. Anayasalar neden ve kimin için değiştirilir?(1)
  20. Başkanlık Sistemi ve Anayasa Üzerine