CHP Mezitli Gençlik Kolu’nun üyelerine yönelik eğitimleri devam ediyor. Gençlik Kolu Eğitim Komisyonu’nca düzenlenen çalışmalar kapsamında geçtiğimiz gün, Eğitim Sekreteri Gökhan Güney tarafından gençlere “Atatürk ve Din Anlayışı” konulu bir seminer verildi.
Güney sözlerine, din üzerinden siyaset yapma modası olduğunu ve dinci çevrelerin başlattığı bu furyaya Atatürk’ü ve İsmet İnönü’yü dinsizmiş gibi gösterme çabalarının da dahil olduğunu belirterek başladı. Güney, bunun kocaman bir yalan olduğunu, Başbakanlık ve çeşitli Cumhuriyet arşivlerine dayanarak örneklerle açıkladı.
Atatürk’ün ve İnönü’nün dini gösterişsiz ve riyasız biçimde yaşadığını kaydeden Güney, “1922 yılında Bakanlar Kurulu’nun ilk toplantısında konuşan Atatürk, Yunan çekilişi sırasında birkaç bin caminin yakılıp yıkıldığını belirtmiş ve ‘Bu camileri yenilemek görevimizdir. Bu hizmeti nutuk atmadan, gösterişe kaçmadan, siyasete alet etmeden yerine getirelim demiştir. Nitekim 26 Aralık 1922 tarihli bir belgeye göre, düşmandan kurtarılan yörelerdeki cami, hayrat ve vakıflarda meydana gelen zararın tespiti için kurulan komisyonun hazırladığı raporun ilgililere sunulduğu belirtilmiştir.” dedi. Güney, Meclis tutanaklarını örnek göstererek şöyle devam etti: Atatürk, 1 Mart 1923’te yaptığı Meclis konuşmasında ‘Efendiler, geçen yıl içinde Vakıf Bakanlığı, dini yapılar ve hayır kurumlarının onarım ve inşaatında oldukça önemli bir çalışma yapmıştır. Yapılan onarım içinde, ülkemizin çeşitli yerlerinde olmak üzere 126 cami ve mescit ile 31 medrese ve okul, 22 su yolu ve çeşme 175 gelir getiren yer ile 26 hamam bulunmaktadır’ diyerek 126 cami ve mescidin onarılıp inşa edildiğini belirtmiştir.”Söz konusu camileri inşa ediliş ve onarım tarihleri ile katılımcılara anlatan Güney sözlerini şöyle sürdürdü:
“Kapatılan 3 camide Kutsal Emanetler saklanıyordu”
“Dinsizmiş gibi gösterilmeye çalışılan Atatürk’ün iftarını hep kız kardeşi Makbule’nin evinde açtığı dönemin tanıkları tarafından ifade edilmiştir. Yine İsmet İnönü’nün sabah namazlarını kıldığı aile bireyleri tarafından aktarılmaktadır. Atılan en büyük iftiralardan birisi de Cumhuriyet’in ilk yıllarında camilerin kapatıldığı, kapılarına asker konduğu, ahır yapıldığı, meyhaneye çevrildiği gibi saçma sapan iftiralardır. Evet o dönemde 3 cami kapatılarak kapısına asker dikilmiştir. Çünkü İsmet Paşa, 2. Dünya Savaşı’nda İstanbul’a olası bir saldırı halinde Topkapı Sarayı’ndaki kutsal emanetlerin zarar görmemesi için bunları 3 camide saklamıştır. Ve bu camilerin kapısında askerler nöbet tutmuştur. Sapkın ve çirkin iftiraların ne kadar maksatlı olduğunu görüyorsunuz. 1927’de 28.705 cami vardı ve bu camilerden ihtiyaç fazlası olanlar ihtiyaca göre kullanılmıştır. Ancak bunlar hiçbir zaman meyhane vb gibi eğlence yeri olarak kullanılmamıştır. Böyle bir durum hiçbir kayıtta yer almamaktadır. Atatürk’e ve İsmet İnönü’ye atılan iftiralar, onları ve CHP’yi itibarsızlaştırarak halkın gözünden düşürme amacı taşımaktadır. Bu çirkin amacı taşıyanlar ise onların ‘Tam Bağımsız Türkiye’ idealine karşı olanlar, bunu hazmedemeyenler ve ortaklarıdır.”
Seminer sonrasında söz alan Mezitli Gençlik Kolu Başkanı Çağrı Turan, sunumundan ötürü Eğitim Sekreteri Güney’e teşekkür ederek Komisyonun eğitim faaliyetlerine devam edeceğini bildirdi.