Tam 18 yıl Tarsus’ta birilerinin tekelinde kalan Cumhuriyet Halk Partisi’nde bir türlü sular durulmuyor.
Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu’nun gecesini gündüzüne katarak büyük gayret göstermesine rağmen maalesef partiyi iç huzursuzluğa sevk eden insanlar dün olduğu gibi, bugünde sahnedeler. Bu iç hastalık bazı il ve ilçelerde olduğu gibi Tarsus’ta da mevcut.
Huzursuzluktan güç alan bu insanlara partinin hangi kademesinde görev verirsen ver, adamlar yine bildiklerini okumaya ve huzursuzluk yaratmaya devam ediyorlar.
Cumhuriyet Halk Partisi Tarsus ilçe örgütünün bugün içinde bulunduğu tabloya şöyle bakıyorum da gerçekten üzülmemek elde değil. Yazımın girişinde de belirttiğim gibi Tarsus’ta tam 18 yıl birilerinin esareti altında kalmak zorunda bırakılan Cumhuriyet Halk Partisi 16 Eylül 2011 günü Mehmet Özel’in ilçe başkanlığına atanmasıyla demokrasi adına biraz olsun nefes almış oldu.
Daha sonra 18 Mart 2012 günü yapılan olağan kongre ile yeni bir yönetimin seçimi yapıldı. Yapılan bu seçimden sonra yeni yöneticilerin elbirliği ile Cumhuriyet Halk Partisi’ni daha ileriye taşımaları beklenirken maalesef öyle olmadı. Çünkü parti yönetimi ne seçilen isimlerden bazıları sağlıklı değildi! Sağlıklı olmayan isimlerde 3-4 ay gibi kısa zaman içerisinde kendilerini ispatlayarak, yönetimin altını oyma girişimlerine başladılar. Hem de “Tarsus Belediyesi’ni nasıl kazanırız?” gerçeğini bir kenara iterek.
Yaşanan bu tabloda Mehmet Özel’in hatası elbette vardı. Mehmet Özel’i uzun yıllardan beri tanıyan biri olarak diyorum ki;
Mehmet Özel her şeyden önce insanlara fazla güvenen bir karaktere sahip. Ayrıca Mehmet Özel “şıp sevdi” bir kişiliktedir!
Her hangi bir konuda birden fazla denenmiş bir adama, yeniden şans verilmesini ve bir kez daha denenmesini ister. Böyle olunca da işler pek düşündüğü gibi gitmez. Şu an gitmediği gibi!.
Ben bu aşamada isim vermek istemiyorum. Ancak ayrı telden çalan o yöneticilere diyorum ki; dananın altında buzağı aramaya gerek yok… Hem Cumhuriyet Halk Partisi gibi dev bir partinin Tarsus ilçe yönetiminde yer alacaksın, hem de yönetim kurulundan ayrı davranacaksın. Ha bunları yaparken de hür iradenizle hareket ettiğinize şahsen inanmıyorum.
Ya partiniz ve Tarsuluların geleceği için çalışırsınız ya da istifa eder çeker gidersiniz. Gölge etmeye gerek yok. Buna kimsenin hakkı da yok.
Yerel seçimlerin yaklaştığı bir dönemde Cumhuriyet Halk Partisi gibi bir partide bireysel düşünmeye kimsenin hakkı yoktur. Bu halk sizden hizmet bekliyor. Tarsuslular sizden erdemli olmanızı istiyor.
Tarsus’un kimyasını bozan insanlar orta yerde dururken, halkın umut bağladığı Cumhuriyet Halk Partisi’nde hiç kimsenin huzursuzluk yaratmaya hakkı yoktur, olamazda.
Yoksa birilerinin ekmeğine yağ mı sürülmek isteniyor?