CHP Mersin Milletvekili Vahap Seçer, Ortadoğu’da yaşanan gelişmeler karşısında Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın yalnızca “bağıran çağıran” bir tutum sergilediğini söyledi. “Başbakan’ın bir özelliği var; çok güzel gürlüyor ama yağmıyor” diyen Seçer, barışın Türkiye’ye de, Ortadoğu’ya da, tüm dünyaya da lazım olduğunu vurguladı.
Seçer, “Torba Yasa” görüşmeleri sırasında Genel Kurul’da konuştu. Başta Filistin olmak üzere Ortadoğu’da yaşanan gelişmeler ve Musul’da büyükelçi ve konsolosluk çalışanlarının terör örgütünün elinde rehin olmasının ardından bölgenin tam bir “ateş çemberi” haline geldiğini belirten Seçer, Başbakan’ın tavrını eleştirdi. “Başbakan’ın bir özelliği var; çok güzel gürlüyor ama yağmıyor, hep bağırıyor, çağırıyor” diyen Seçer, İsrail ile ilişkiler ve Gazze’de yaşanan süreçle ilgili olarak Erdoğan’ın çelişkili sözlerine işaret etti.
DÜNYAYA BARIŞ LAZIM
Başbakan’ın Davos’ta İsrail’e ilişkin “one minute” mizanseninin ardından Mavi Marmara olayı yaşandığında “Donanmayı alacağım önüme, yardım gemilerini götüreceğim” dediğini, ancak geçen sürede hiçbir şeyin çıkmadığını anımsatan Seçer, Erdoğan’ın daha sonraki zamanlarda Gazze’ye gitme sözü verdiğini hatırlattı ve şöyle devam etti:
“Bunlar hep bağırtılarla çağırtılarla oldu ve üzerinden yıllar geçti. Hiçbir şey gerçekleşmedi ve şimdi son gelişmeler üzerine ‘İsrail akıttığı kanda boğulacak’ dedi. Hep boş laflar, hep hamasi nutuklar…
Evet İsrail’in Filistin halkına karşı yaptığı bir devlet terörüdür ve kınanmalıdır. Ancak, bakın, beni bir dostum aradı. Bu arkadaşımız Musevi bir Türk vatandaşı. Dedi ki: ‘İsrail'in bu uygulamalarına şiddetle karşı çıkıyorum. Türk vatandaşıyım ama dinim Musevi. Ben vatandaşlık görevlerimi yerine getiriyorum. Ama sosyal medyada bize karşı çok şiddetli bir kampanya başlatılmış’. Şimdi, İsrail’in politikalarını Ortadoğu'da kınamak, onu eleştirmek başka bir şeydir, Musevi dinine mensup, ırkı ne olursa olsun, insanlara karşı nefret tohumu atmak başka bir şeydir, bu nefret suçudur. Unutmayalım; barış Türkiye’ye de lazım, barış Ortadoğu’ya da lazım, barış tüm dünyaya da lazım.”
EŞİT OLMAYAN KOŞULLARDA REKABET
Türkiye’nin Cumhurbaşkanlığı seçimine giderken adayların “eşit” ve “adil” olmayan koşullarda seçim çalışmaları yaptığını da anlatan Seçer, Başbakan Erdoğan’ın aday olduğunda istifa etmesi gerektiğini, ancak bunu yapmadığını belirtti. Seçer, “Başbakan’ın tuzu kuru maşallah, hallice durumu fena değil. Allah daha çok versin ama bir taraftan da devlet imkanları kullanılıyor. Kamu imkanlarıyla mitingler de yapıyor, devletin uçaklarıyla. Valiler, kaymakamlar, herkes kendine çalışıyor” diyerek Erdoğan’ın tavrını eleştirdi.
Başbakan’ın Hatay mitingindeki “CHP zihniyeti pisliktir” ifadelerini de eleştiren Seçer, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Ben size desem ki, ‘AKP zihniyeti pisliktir’ kendinizi nasıl hissedersiniz? Türkiye Cumhuriyeti'nin Başbakanı bugün ‘CHP zihniyeti pisliktir’ demiş. Şimdi, o ‘pisliktir’ dediği zihniyetin, o siyasi kurumun kurduğu cumhuriyetin, savaş meydanlarında kurduğu cumhuriyetin, kurumlarını kurduğu cumhuriyetin, o parlamenter düzeni kurduğu cumhuriyetin Cumhurbaşkanı adayı. Başbakan artık bu şiddet dilini bıraksın.”
Seçer konuşmasında ayrıca, Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu’nun da yaşanan tüm gelişmelere rağmen TBMM’ye gelip bilgi vermediğini ancak televizyon kanalları dolaşmayı tercih ettiğini söyledi.