EĞİTİM-SEN Tarsus Şube Başkanı Yasemin Yücel, KESK’in öncülüğünde 15 Ekim Cumartesi günü Ankara’da yapılması planlanan mitinge güvenlik gerekçesiyle izin verilmemesine tepki gösterdi.
Sendika binasında basın açıklaması yapan Eğitim-Sen Tarsus Şube Başkanı Yasemin Yücel,
AKP iktidarı, devletin tüm olanaklarını ve baskı araçlarını sonuna kadar kullanarak ve havuz medyası üzerinden adı OHAL olan ama şimdiye kadarki tüm darbe uygulamalarını aşan sivil darbeye emekçileri ve vatandaşları alıştırmaya çalışıyor.
Bilindiği üzere Dünya Barış Gününde çıkarılan 672 sayılı KHK ile bağlı sendikalarımızın üyesi 600’ü aşkın arkadaşımızın bir kısmı açığa alındı bir kısmı ihraç edildi. Bir hafta sonra ise, okulların açılmasına on gün kala 9.843’ü bağlı sendikamız EĞİTİM SEN üyesi olmak üzere toplam 11.301 eğitim emekçisi açığa alındı” dedi.
Başkan Yücel, konuyla ilgili olarak yaptığı açıklamada şunlara değindi:
“Diyarbakır başta olmak üzere 20’şerli, 30’arlı listeler halinde eğitim emekçileri gözaltına alındı, alınıyor.
Konfederasyonumuz ve bağlı sendikalarımıza yönelik örgütlendirilmiş ve tek merkezden koordine edilen bir saldırı dalgasının olduğu şüphe götürmez bir gerçeklik.
Öte yandan darbe fırsatçılığıyla güvencesiz, esnek istihdamı temel istihdam biçimi haline getirmeyi, kamu emekçilerini performans sistemi ve sözlü sınavlarla “kapı kullarına” dönüştürmeyi hedefleyen girişimler de hızlandırıldı.
İşte tüm bu saldırı ve baskılara karşı Konfederasyonumuz 28 Eylül tarihinde mücadele programını kamuoyu ve emekçilerle paylaştı. Mücadele programımızda 12 Ekim’de İstanbul, İzmir ve Diyarbakır’dan “İşimize Ve Geleceğimize Sahip Çıkıyoruz, Bu Ağır Saldırıyı Da Püskürteceğiz!” şiarıyla 3 koldan yola çıkarak onlarca ile uğrayacak olan Yürüyüş kollarının katılımıyla 15 Ekim, Cumartesi günü Ankara’da bir miting gerçekleştireceğiz belirtilmişti.
12 Ekim tarihinden beri tüm illerde kamu emekçileri büyük bir ilgi ile yürüyüş kollarını karşılamış, taleplerini haykırmış, Ankara mitingine büyük bir katılımın olacağının işaretleri verilmişti. Nitekim dün akşam tüm illerden yüzlerce otobüs yola çıkarak bugün sabah saatlerinde Ankara’da olacaktı.
Daha önce Ankara Emniyet Müdürlüğü ile yapılan toplantılarda olumsuz herhangi bir şey ifade edilmediği gibi mitinge izin verileceği izlenimi verilmiş, miting güzergâhı ve toplanma alanı üzerinde bir tartışma da yürütülmüştü.
Ancak dün öğlen saatlerinde Konfederasyonumuz telefonla aranarak, güvenlik nedeniyle mitingimize izin verilmediği söylenmiş, kısa süre sonra da resmi yazı ile bildirimi yapılmıştır.
Darbe girişimi gibi güvenlik gerekçesi de toplanma ve yürüyüş hakkını yasaklamada bir fırsata dönüştürülmüştür. Devlet güvenlik gerekçesiyle toplantı ve gösteri hakkını yasaklayamaz. Aksine devlet toplantı ve gösterilerin güvenliğini sağlamakla yükümlüdür. Herhangi bir ihbar karşısında da güvenliği daha sıkı tutmak zorundadır. Ancak AKP özellikle son bir yıldır neredeyse her etkinliğimizi “güvenlik” gerekçesiyle yasaklamaktadır.
Güvenlik gerekçesinin bir inandırıcılığı, karşılığı ve gerçekliği bizim nezdimizde yoktur. Tek gerçeklik ortada bir AKP darbesi vardır ve temel hak ve özgürlüklerin kullanımı yasaklanmıştır.
Mitingimizin yasaklanmasını şiddetle kınıyor, protesto ediyoruz.
Bedeli ne olursa olsun açığa almalara, ihraçlara karşı çıkmaya ve arkadaşlarımızın görevlerine dönmesi, OHAL’in kaldırılması, KHK’ların geri çekilmesi için mücadele etmeye devam edeceğiz.
Bilimsel, demokratik ve laik eğitim mücadelemizi daha da yükselteceğiz.
Yasaklar ne geçmişte, ne bugün ne de gelecekte haklı, meşru ve fiili mücadelemizi engelleyemeyecektir.”