
“Siz sağlığınızdan başka hiçbir şey düşünmeyin. İşinizi, aşınızı kaybetme endişesi hiç duymayın. Gerekenleri yapmak bizim asli görevimizdir. Siz sadece ve sadece sağlığınıza özen gösterin yeter.”
Çağdaş ve medeni ülke yöneticilerinin kendi vatandaşlarının sağlığını koruyabilmeleri adına her türlü sorumluluğu üstlendikleri günlerde bir de Türkiye’yi yönetenlerin ne yaptıklarına baktığımızda, bakın neler görüyoruz…
Açıklanan birinci pakette uçak biletlerinde KDV’nin yüzde 18’den yüzde 1’e düşürüldüğünü görmüştük. Hem uçak seferlerini durduracaksın, hem de uçak biletlerindeki yüzde 18’lik KDV’yi yüzde 1’e indirdiğini ilan edeceksin. Ne ala, ne ala!
Açıklanan ikinci pakette ise “Biz bize yeteriz Türkiye” diyerek vatandaşlardan 10’ar TL para bağışı yapmaları istenmişti. Vatandaşlarına “Sen hiçbir şey düşünme, sadece ve sadece kendi sağlığına bak” diyenlerde ülke yönetiyor, vatandaşından 10 TL. bağış isteyenlerde ülke yönetiyor. Aradaki farkı yorumlamaya insan zekası yetersiz kalır(!) diye düşünmemek ne mümkün?
Türk halkına 50 kuruşluk maskeyi dağıtamayanlar, bugün ise çırpınıyor, hergün gündem değiştiriyorlar.
Bir bakıyoruz Kanal İstanbul, bir bakıyoruz Ayasofya, bir bakıyoruz Giresun mitingi, yine bir bakıyoruz Anayasa Mahkemesi başkanına parmak sallama olayı. Bir de bakıyoruz ki Türk Tabipler Birliği’nin kapatılması arzusu! Talep öyle bir kişiden geliyor ki, sormayın gitsin. AKP’nin küçük ortağı MHP’nin genel başkanı Devlet Bahçeli’den geliyor TTB’nin kapatılması talebi. O zat-tan partisine oy verenlerin dahi bir beklentisi kalmamıştır diye düşünüyorum. AKP’nin suyuna kendini kaptırmış olan Bahçeli’nin soluğu nerede alacağını hep birlikte göreceğiz.
Bahçeli’nin haberi var mı bilmiyorum. Avrupa’nın her hangi bir ülkesinde bir emekli maaşıyla 400 kilo et satın alınırken, Türkiye’de sadece ve sadece 30 kilo alınıyor.
Yine Avrupa’da bir emekli maaşıyla 2000-2500 litre benzin alınırken, Türkiye’de ise emekli maaşıyla 300 litre akaryakıt alınamıyor. Bu durumu nasıl yorumlamak gerekir diye Bahçeli’ye sormak gerekir.
Doğru dürüst dostumuzun kalmadığı dünyada Bahçeli ile AKP’nin önde gidenleri Maşallah ne de güzel yönetiyorlar!
Milyonlarca işsiz, paranın mum gibi erimesi, alım gücünün düşmesi, çöken demokrasi ve aynı şekilde çöken adalet; iç ve dış siyasette ki başarısızlık. Tüm bunlar yetmezmiş gibi her doğan yeni günle birlikte üst üste gelen zamlar.
* * *
Dondurucu soğuk kış günleri yakıcı yaz günlerinden çok farklı olur.
Ailelerin masrafları arttıkça artar.
Ya vatandaşın geliri?
Onu sormayın gitsin.
Türk halkının “Yandım Allah’ım” demesine az kaldığını, nereden bakarsak bakalım görebiliyoruz.