ABD, İngiliz ve Türk Maliye Bakanı Mehmet Şimşek bir araya gelmiş, çalışan işçilerin durumlarını görüşmektedirler.ABD Maliye Bakanı der ki:
Biz çalışanlarımıza 15.000 dolar veriyoruz. Bunun 10.000 dolarını çeşitli ihtiyaçlarına harcıyorlar, kalan 5.000 dolarını nereye harcıyorlar bilemiyoruz.
İngiliz Maliye Bakanı söz alır:
Biz de çalışanlarımıza bir aylık asgari geçim endeksi olan 14.000 Sterlin veriyoruz.10.000 Sterlin’ini çeşitli ihtiyaçlarına harcıyorlar. Kalan 4.000''i ne yapıyorlar bilmiyoruz.
Maliye Bakanı Sayın Mehmet Şimşek sözü alır:-
Bizim çalışanlarımızın asgari bir aylık geçimi için en az 27.000 TL gerekiyor. Biz 17.000 TL veriyoruz. Gerisini nereden buluyorlar bilemiyoruz!
***
SN. MEHMET ŞİMŞEK'İN PRENSİBİ
Japon, Fransız ve bizim Maliye Bakanı Sayın Mehmet Şimşek toplanmışlar.
İşçilerin nasıl çalıştırılacağı konusunda iddiaya tutuşmuşlar.
-İddiayı kazanana da yüklü miktarda para ödülü vermeyi taahhüt etmişler.
Odanın birine eli sopalı 1 işçi, 1 ütü ve 1 gömlek koymuşlar.
-İçeride kim 5 dakika içinde gömleği ütüleyip çıkarsa birinci gelecek ve ödülün sahibi olacak. Ancak geç kalırsa hem ödülden olacak hem de içerdeki eli sopalı işçiden dayak yiyecek.
Neyse yarışma başlar ve içeriye ilk giren Japon Maliye Bakanı olur. Almış ütüyü gömleği bir güzel ütülemiş. Fakat geç kalmış sopa yiyerek çıkmış.
İkinci Fransız Maliye Bakanı girmiş, nazik nazik konuşarak önce işçinin elindeki sopayı almak istemiş. İşçiyi ikna edip sopayı almış ancak ütüyü yapmakta gecikmiş ve tabi o da sopa yiyerek çıkmış.
Son olarak bizim Maliye Bakanı Mehmet Şimşek girmiş, girer girmez işçiye saldırmış işçi neye uğradığını şaşırmış, şok halinde elindeki sopayı Mehmet Şimşek'e kaptırmış. Sopayı kapan Mehmet Şimşek İşçinin sırtına sırtına vurmaya başlamış ve eline gömleği vermiş 5 dakika dolmadan ütüyü yaptırmış.
Ödülü alan Mehmet Şimşek'e sormuşlar? Bunun sırrı nedir. Nasıl kazandın?
Mehmet Şimşek Sırrını açıklamış gururla: Bizim ülkemizde bir prensibimiz vardır. ''İŞÇİYİ DÖVERLER.''
***
Sn. MEHMET ŞİMŞEK'İN RÜYASI
Sayın Mehmet Şimşek insafa gelmiş sonunda işçiye emekliye para dağıtmaya karar vermiş.
-Al sana 10.000, al sana 15.000, al sana 20.000 diyerekten paraları savurmakta, zavallı işçi, emekli dul ve yetimler de sevinçlerinden zıp zıp zıplamaktadırlar.
Bunların sevincini gören Mehmet Şimşek'in beyninde şimşekler çakmış:
-Eyvah ben ne yaptım? Hazinede para kalmadı. Reise nasıl hesap verecem diye ağlayıp sızlanmaya başlamıştı ki tak tak kapı çalınmış. Kapı sesine yerinden fırlayan Mehmet Şimşek bakar ki yatakta bu paraları rüyasında dağıtmış
-İyi ki rüyaymış diyerek derin bir oooh çeker. İşçi, emekli dul ve yetimlerde Mehmet Şimşek'e bedduayla derin bir aaah çekerler…
***
AKLINIZDA BULUNSUN: "İnsan aynı yerden iki kez düşerse, ikinci düşüş artık gönüllü atlayış olur." - Albert Camus
