Adana’da özel bir lisenin açılışını o günün Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel yapacaktı.Aşırı derecede kalabalık vardı.
Âşık İmami de sahne almış program yapmaktaydı.
Cumhurbaşkanı gelince karşılamak üzere sahneden inen Âşık İmami'ye Cumhurbaşkanı bir altın takar.
Bunu gören davulcular Demirel’e yaklaşırlar ve bahşiş beklerler.
Demirel Koruma Müdürü Şükrü'yü yanına çağırır:
-Al bunları davulculara ver, diyerek iki on bin liralık verir.
Koruma müdürü, onlukların ikisini de götürür davulcunun birinin cebine sokar.
Demirel bunu görür ve koruma müdürünü tekrar yanına çağırır:
-Şükrü sen ne yaptın? İkisini de birinin cebine soktun onlar kavga ederler birini öbür davulcunun cebine sokacaktın, deyince…
Koruma müdürü, davulcuların yanına giderek onluklardan birini alırken;
Davulcu kendi hoş şivesiyle : -Neyediyon ağa, der.
Koruma Müdürü:
-Baba; onlar kavga ederler paranın yarısını öbür davulcuya ver, dedi.-Birini alıp arkadaşına verecem…
Davulcular davulları durdurur ve yine o hoş şiveleriyle, şu cümleyi söylerler:
-SEN O BÖYÜĞÜMÜZE SÖYLE, BİZ SOFRADAKİ BİR EKMEĞİMİZİ PÖLÜŞÜR YERİK, O MECLİSTEKİ ADAMLARINA BAKSIN...
***
GALEM TIIK DİYE DÜŞÜVERDİ
Abdal İmirze’nin babası ölmüş.
Cenazeye komşulardan kimse gelmemiş.
Defin işlemini neredeyse yalnızca kendisi yapmış.
Buna sinirlenen İmirze, günlerce evden çıkmamış.
Komşularının ne birine selam vermiş, ne de konuşmuş.
Neyse; haftalar sonra kahvehaneye gitmiş.
Arkadaşları mahcup bir şekilde baş sağlığı dileyip, bunca zamandır nerede olduğunu sormuşlar.
İmirze, cenazeye katılmayanlara, babasının ne kadar önemli bir adam olduğunu göstermek için başlamış anlatmaya:
-Angara’ya gitmişim,
-İsmet Paşa’nın karşısına çıkmışım,
-İsmet Paşam; elinde galem, kağıdın üstüne bir şeyler garalıyor...
-Ooo…İmirzem, hoş gelmişsin, dedi.
-Hoşbeşten sonra babamı sordu.
-Babam sizlere ömür, dediydim…
-Galem elinden tıık diye düşüverdi…
*****
KONUT FİYATLARI UÇTU
Geçenlerde bir dostum anlattı:
Tarsus'un lüks semtinden bir daire almak için emlakçıya gitmiş.
Emlakçıyla birlikte 20 katlı lüks bir sitede bir daireyi gezmişler.
Müşteri olan arkadaş:
-Çok beğendim çok güzel, bu dairenin fiyatı nedir?
Emlakçı:
-10 Milyon deyince, alıcı arkadaş:
-İyi fiyat ama bu dairenin ahırı yok, ahırı nerede?
Emlakçı şaşırmış!
-Ne ahırı beyim, burası lüks bir site, burada ahır olur mu?
Alıcı arkadaş:
-İyi hoş da; ahır yoksa bu daireyi bu fiyata alan ök.z nerde yatacak?
****
AKLINIZDA BULUNSUN: 1995 yılında 80 yaşında hayata veda eden, dünya çapındaki mizah ustası yazarımız Aziz Nesin, ölümünden bir süre önce, kısa bir mesaj yayınlayarak halka şöyle seslenmişti:
-Bir gün bu memleketin yanağına öpücük, başucuna da bir not bırakıp gideceğim.
''Öyle güzel uyuyordun ki, uyandırmaya kıyamadım!”
