Politikacının biri başka bir adamla parkta otururken sigara içiyormuş.
Adam dumandan rahatsız olmuş.
Dönmüş politikacıya sormuş:
- Kaç yıldır sigara içiyorsun?
Politikacı cevap vermiş:
- 30 yıl.
Adam başlamış nasihate:
- Bak 30 yılda sigaraya verdiğin parayı biriktirsen şu karşıdaki lüks villa ve önünde duran son model araba senin olabilirdi.
Politikacı dönmüş ve sormuş:
- Sen sigara içiyor musun?
Adam cevaplamış:
- Ben hiç sigara içmedim.
Politikacı tekrar sormuş:
- Peki şu villa ve lüks araba senin mi?
- Hayır !
Politikacı eklemiş:
- Fazla konuşma o zaman. Onlar benim!!!
****
POLİTİKACININ MUTLU EVLİLİĞİNİN SIRRI
Politikacının biri 40 yıllık mutlu evliliğini ve nasıl evlendiğini eşinin yanında anlatıyor;
-O zamanlar politik kariyerim yok. İlçede partinin yönetiminde görevliyim. Evlenme zamanım neredeyse geçmişti. Aradığımı ideal kadını da bulamıyordum. Parti üst yönetimi, günlerden bir gün tüm ilçe yönetimini yemeğe davet etti.
Yemekte sohbet ediyoruz. Benim de görev aldığım bir seçimi nasıl kaybettiğimizi anlatıyorum.
-Öyle bir seçim çalışması yaptık ki sormayın! Tüm ilçe de çalmadık kapı sıkmadık el bırakmadık. Partimizin bayrağını asmadığımız direk, yapıştırmadığımız durak kalmadı. Tam seçimi kazanacakken, köy yolunda seçim otobüsü, ben deyim 5, siz deyin 10 takla atarak kaza yaptı. Otobüs paramparça oldu seçim çalışması aksadı ve biz seçimi kaybettik.
Oradan genç bir kadın:
-Peki siz o feci kazadan sağ salim kurtuldunuz mu?
Hemen İlçe Başkanını kulağına eğilip fısıldadım.
-Başkan bu kız tam bana göre dedim ve o kızla evlendim. Tam 40 yıldır mutlu bir evliliğim var!!!
*****
POLİTİKACI RAKI İÇERSE…
Politikacılar kendi aralarında tartışıyorlarmış. Herkes benim ülkemin içkisi muhteşem kafa yapar diye övünüp duruyormuş.
Tartışma uzayınca, hadi gelin test edelim, bakalım hangi ülkenin içkisi daha güzel kafa yapacak? Demişler ve:
-Alman birasını içen sızmış,
-Rus votkasını içen yere kapaklanmış.
-Fransız şarabını içen, yumşak yumşak konuşmaya başlamış ve sessizce bir köşeye çekilmiş.
İngiliz viskisini içen dans etmeye başlamış, döne döne düşüp bayılmış.
Neyse en son, bir politikacıya Türk Rakısı içirmişler ve politikacı biraz sallandıktan sonra haykırmış:
- Heyyytttt Getirin Lan Başbakanıııııı…
***
YAŞLI POLİTİKACININ KOMİK DURUMU
Hepinizin malumu tüm dünyada politikacılar ölmüyor. Allah uzun ömür versin bizim ülkemizde de durum aynı ama…
Fıkra bu ya; Amerika da 85 yaşında bir politikacı doğum hastanesinin kapısında beklemektedir. Doktor çıkar etrafa şöyle bakınır ve yaşlı politikacıya sorar:
-Sayın politikacı büyüğüm (!) doğum yapan kadın yakınınız mı?
-Evet eşim.
-Ama kadın 25 yaşında diyerek, tebessüm eder.
-Tamam, işte eşim o. -Niye gülüyorsunuz baba olamaz mıyım yani?
-Hayır hayır yanlış anlamayın size gülmüyorum, dedem aklıma geldi de!
-Nesi varmış dedenizin?
- Kendisi av meraklısı idi. sürekli ava çıkardı. Ancak yaşlanınca zorlanmaya başladı. Bir gün ava çıkacakken kendisini uyardık, aman yapma dedecim, sen yaşlandın, ava gidemezsin diye. Kendisi ısrar etti ve hazırlandı.
-Eee, tabi yaşlılık, çıkarken tüfek yerine baston aldı eline. Ben de kendisiyle gittim. Ormanda bayağı yol yürüdükten sonra bir geyik gördük. Dedim ya, dedem yaşlı. Bastonu omzuna koydu, doğrulttu ve bastonla ateş etti. Geyik o anda vurulup yere düştü…
Yaşlı Politikacı :
- Olur mu, başkası vurmuştur onu?
- Ben de onu demeye çalışıyorum ya…
****
AKLINIZDA BULUNSUN: Bakın Sayın Bahçeli Köpeklerin uyutulmasını nasıl anlamış! ''Köpekler, Türkiye’nin neresine giderseniz gidiniz öğlen sıcaklığında mutlaka uyurlar ve herkes görür onu. Ama bu uyutma nedir, kim yapacak, sınırı ne kadar, kaç saat uyutacaklar? Bunlar tabii belirsiz.” Sayın Bahçeli kabul edin, yaşlandınız artık!
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.