
Gömlek, kravat, gözlük gran tuvalet… Çobana sorar:
-Eğer kaç tane koyunun olduğunu bilirsem, bana onlardan birini verir misin?
Çoban bir adama, bir koyunlara bakmış ve ’tamam’ diye cevap verir.
Politikacı kardeşimiz, bilgisayarını çıkarır, uydudan gerekli verileri alarak hesap kitap yapar ve:
-Tam olarak 386 koyunun var der.
Çoban şaşkın ama soğukkanlı bir şeklide ‘’doğru’’ diyerek:
-İstediğin koyununu alabilirsin. Der.
Politikacı hayvanı kucaklar jeep’inin arkasına koyar. Tam hareket edecekken, çoban seslenir:
-Eğer ben senin ne iş yaptığını bilirsem, koyunumu geri verir misin?
Politikacı hafiften tebessümle ukala ukala…
-Evet, neden olmasın? diye yanıtlar.
Bunun üzerine çoban:
-Sen bir politikacısın! Der.
Adamın gözleri fal taşı…
-Nasıl bildin? ’ diye sorar.
Çoban:
-Çok basit, diye cevap verir. Çünkü koyun diye aldığın benim köpeğim!!!
***
Bu memlekette; koyunu, köpeği ayırt edemeyen o kadar çok politikacı var ki…!!! Allah devlete millete zeval vermesin…
HEM KEL HEM SAÇLARI DAĞINIK
AKIL hastanesinin başhekimi, en yakın karakola gelmiş nefes nefese; komiser muavinine:
-Hemen bir şeyler yapın, demiş; tehlikeli bir deli kaçtı hastaneden...
Komiser muavini sormuş:
-Nasıl biriydi?
-Kafası kel ve saçları darmadağınıktı...
- Ne, ne diyorsunuz siz; hem kel, hem saçları darmadağınık nasıl oluyor?
- Canım efendim, söyledim ya size deli olduğunu; normal değil işte, ondan öyle...
***
Şöyle bir etrafınıza bakarsanız; memlekette hem kel hem saçları darmadağın o kadar çok kişi var ki…
***
6 LI MASANIN HALLERİ…
Akıl hastanesinden kaçan 6 deli.
Yüksek bir merdiveni çıktıklarını sanarak, uzun süreden beri demiryolu rayları içinde yürümektelermiş.
Delilerden biri:
- Ben, demiş, çok yoruldum; bitecek gibi değil bu basamaklar... Ve kan ter içinde, adımını açıp bir travers daha atlamış.
Öteki deliler, uzayıp giden bir çift rayı göstererek:
- Üstelik demişler; tutunmak için korkulukları da çok aşağıda.
-Bu sonsuz ve korkuluksuz merdiveni çıkmaktan çok yorulduk deyip dağılmışlar!
***
Söylentilere göre, Ankara’da 6.lı masa için anlatılıyormuş bu fıkra…
***
AKLINIZDA BULUNSUN: Beklemekten’’ umusuluk’’ olduk diye bir deyim vardır. Milleti ‘’Umusuluk’’ ettiniz!