
Bu yapıların çoğunun 1970-1995 yılları arasında yapıldığı da istatistiki bir bilgidir. Bu kaçak yapılaşmanın çok çeşitli sebepleri var. Özellikle çıkarılan imar aflarının bu artışta önemli etken olduğunu düşünenlerdenim. Ama bunu konuşmanın artık bir faydası yok. Bugünü konuşup “yarın için ne yapabilirizi?” düşünmemiz gerek. İşte ben de bu sebeple sizlerle KENTSEL DÖNÜŞÜM HAKKINDA aşağıdaki bilgileri paylaşmak istedim.
Kentsel dönüşümü, bir bölgenin sosyal, ekonomik, fiziksel ve çevresel koşullarında iyileşme yaparak sorunlarına çözüm getirmek olarak tanımlayabiliriz. 2012 yılında çıkarılan 6306 sayılı Afet Riski Altındaki Alanların Dönüştürülmesi Hakkında Kanun ile kentsel dönüşüm ile ilgili usul ve esaslar belirlenmektedir. Ülkemizde son yıllarda afet riski olan bazı bölgelerinde kentsel dönüşüm uygulamaları yapıldığı görülmekte olup, bu uygulamanın ülkemiz genelinde yapılması, kentlerimizin gelişimine katkı sağlayacaktır.
Kentsel dönüşümün temel amacı ise daha güvenli kentler inşa etmek ve insanların yaşadıkları yerde kendilerini güvende hissetmelerini sağlamaktır.
6306 sayılı kanunda belirtilen KENTSEL DÖNÜŞÜM uygulamasını kısaca şöyle özetleyebilirim:
* Bir yapının kentsel dönüşüme dahil olabilmesi için yapının riskli olması gerekiyor. Riskli yapı ekonomik ömrünü tamamlamış olan ya da yıkılma veya ağır hasar görme riski taşıdığı teknik verilere dayanılarak tespit edilen yapıyı ifade ediyor. Riskli yapının tespiti ise yapı sahiplerinden biri tarafından başvurulan ve bakanlık tarafından belgelendirilen lisanslı firmalar tarafından yapılmaktadır.
* Dönüşüme konu olan binada arsa sahipleri ve müteahhit arasında belediyenin verdiği inşaat iznine göre tam anlaşma sağlandıysa tüm hak sahipleriyle müteahhit arasında noter huzurunda inşaat yapım sözleşmesi imzalanır. Ancak tam anlaşma yoksa bina sahipleri ,en az 2/3 arsa payı çoğunluğu ile toplantı yapıp, binanın yapım şekline müteahhidinin kim olacağına, projenin nasıl olacağına ve yapım şartlarına karar verirler. Karara katılmayan veya toplantıya gelmeyen hak sahibi sayısı tüm hak sahibi sayısından en fazla 1/3 ünden az olursa bunlara 15 günlük noter ihtarnamesi gönderilerek alınan karara katılması istenir.
* Bu ihtarnameye rağmen karara katılmayan hak sahiplerine, karar alan hak sahipleri düzenledikleri ortak karar protokolü, sözleşmenin bir örneği, SPK lisanslı değerleme şirketinden alınan raporun kısa bir özeti ve karara katılmayanlara ait kat planları, genel kat dağılım şeması noter ihtarına ek olarak gönderilir. Bu işlemler sonucu hala karara katılınmazsa karara katılmayan 1/3’ünün arsa payı açık arttırma ile satılır. Açık arttırmaya aynı binadaki diğer arsa sahipleri de katılabilir. Hukuki süreç bu şekilde tamamlanır.
* Bu süreçte hak sahiplerine bir takım yardımlar da yapılıyor. Bu yardımlar arasında illere göre değişen tutarlarda kira yardımı ve kredi desteği de yer alıyor.
* Tarsus’ta da Şehitishak, Yeni, Gaziler, Duatepe, İsmetpaşa mahallelerinde kısmı kentsel dönüşüm uygulamaları yapılmakta olup, bu uygulamaların arttırılması ile şehrimizin gelişimine katkı sağlanacaktır.
Son söz. KENTSEL DÖNÜŞÜMLE riskli ve kaçak yapılar yıkılıp imar planına uygun şekilde mevcut yasalara göre projelendirilip yenilenmelidir.