
Geçtiğimiz hafta içerisinde gerçekleşen AKP-HDP görüşmesini değerlendiren Bahçeli, “Görüşme son derece doğal, TMBB’de grubu bulunan partilerle yapılan görüşmeler olumlu olarak değerlendirilmelidir” diyerek AKP’nin HDP’ye yaptığı ziyareti onaylamıştı. Yıllarca terörist ve vatan haini olmakla suçladıkları parti, aynı HDP değilmiş gibi!
Buraya kadar yazdıklarım geçen hafta ki Devlet Bahçeli ile ilgili. Bu hafta ki Devlet Bahçeli’ye baktığımız 180 derece farklı söylemler ve değerlendirmelerle karşılaşıyoruz. Sadece üç gün önce ki MHP grup toplantısında konuşan Bahçeli, aynen şöyle konuştu:
“TBMM’de bölücü sima istemiyoruz. Terörist görmeye dayanamıyoruz. Biz, terör örgütüne eleman devşiren, sözde Kürdistan propagandasıyla sabırlarımızı kevgire çeviren HDP’nin Türk siyaset ve demokrasi hayatında bir saniye yer almasına tahammül edemiyoruz. HDP, PKK’nın eylem yoldaşıdır. HDP, CHP’nin ikiz kardeşi, diğer marjinal partilerin çıkar ortağıdır.”
Bahçeli, sadece ve sadece “biz meleğiz” demedi. Kim bilir aklına gelmemiştir!
Türkiye’de işsizliğin, hayat pahalılığının günbe gün ağırlaştığı, Türk tarımı başta olmak üzere birçok sektörün kapanma tehlikesine düştüğünü görebilmek, çok daha kolay olacaktır.
Nasıl mı?
Cumhur ittifakını oluşturan AKP-MHP ortaklığında ki başarısızlığı görebilmemiz her şeye fazlasıyla yetecektir!
HASTANEDE TANIDIĞIM GÜZEL İNSANLAR
Geçtiğimiz Cuma gün rahatsızlandım. 4 tam gün evde kaldığımda durumumun daha da vahim oluşunu fark ederek hastanenin yolunu tuttum. Uzun yıllar Medikal Park adı altında Tarsuslulara hizmet veren ancak bugün Tarsus Amerikan Hastanesi olarak sağlık hizmetini sürdüren hastanenin acil servisinden giriş yaptım.
Adını bilmediğim ancak her hareketinden güzel bir insan olduğu belli olan bir şahsiyetle karşılaştım. Tam da o sırada değerli meslektaşlarım Selahattin Özbozkurt ve oğlum Hakan Bulut yanıma geldiler. Tabi Mehmet Bolat kardeşimi de unutmadan teşekkür etmeliyim.
Karşılaştığım ilk doktorun Aile Hekimi Hüseyin Laletaş olduğunu öğrendim. Tam da o sırada hastaneye geldiğimi duyan Dr. Vedat Günyar, sağlık durumumun ciddi olduğunu çekilen filmlerden görünce hemen Dahiliye Mütehassısı Esat Köksal Kök’ü aradı.
Dr. Vedat Günyar ile 30 yıldır dostluğumuz bulunuyor. Ancak Dr. Hüseyin Laletaş ile Dr. Esat Köksal Kök’ü henüz görmüştüm. Dolayısıyla bu kadar efendi ve görev aşkıyla dolu insanlar olduklarına ilk kez şahit oldum.
Her üç doktor kardeşime gönülden teşekkür ediyorum. Dr. Hüseyin Laletaş ve Dr. Esat Köksal Kök’ü tanımış olmaktan da büyük mutluluk duyduğumu ifade etmek istiyorum.
Başarı elbette ki kolektif çalışmayla olur. Hemşireler Aynur Demir, Perihan Doğan ile Özge Akbulut’u unutmak mümkün olamaz.
Bu satırları hastanede dinlendiğim odada yazarken, ilk geldiğim ana göre daha iyi olduğumu belirtmek istiyorum.
Herkese kocaman TEŞEKKÜR.