
Bilimsel bir dayanağı olmadığı için bana göre palavradır. Fakat şu yazacaklarımı, kendim okuduğum zaman kıyamet artık kopsun istedim!
Akıl, mantık, izan, ahlak vs. yasalarının yerle yeksan olduğu bir toplum mu olduk?
Büyük küçük kalmadı. Saygı sevgi bitti der dururuz ama şu olaya bakar mısınız?
+++
İzmit'te yaşayan 14 yaşındaki bir kız çocuğunun başına gelenlere mi üzülürsün yoksa ebeveynlerin tutum ve davranışına mı?
Zavallı kız; okulda erkek arkadaşlarının yanına yaklaşmaktan yarenlik etmekten korkuyor. Yan yana oturmaktan bile kaçınıyor.
Evde banyoya girdiğinde saatlerce duşun altında kalıyor. Akrabaları eve geldiğinde odasına kapanıyor. Kimselerle görüşmüyor. Saatlerce odasından dışarı çıkmıyor.
Annesi; kızının bu garip davranışlarından dolayı okul öğretmenleriyle görüşüyor. Öğretmenlerin yönlendirmesiyle Psikoloğa götürüyor. Lakin çare bulamıyor.
Böyle böyle yıllar geçiyor ve 14 yaşında bir yavrucak intihar girişiminde bulunuyor.
Düşünebiliyor musunuz? Daha küçücük yavru bir melek! Henüz hayatı yaşamayı anlamadan, bu dünyadan gitmek, ölmek istiyor!
İntihar girişimden sonra durum anlaşılıyor. Kız, annesine ‘’ amcam 4 yaşımdan beri beni cinsel taciz’’ ediyor diyor.
Anne perişan, durumu babaya aktarıyor. Araya sözde ‘’ahlaklı-namuslu’’ büyükler giriyor. Olay kapansın istiyorlar.
Fakat anne baskılara direniyor, kapatmıyor ve olay mahkemeye intikal ediyor. Amca tutuklanıyor ve halende tutuklu olarak cezaevinde yatıyor.
+++
Burada benim isyanım elbette olayın iğrençliğine olduğu kadar ‘’ Baba ve Dedenin’’ sözlerine!
Mahkeme huzurunda, baba, tacizci amcadan ‘’şikâyetçi değilim’’ diyor. Yuh artık diyorsunuz! Durun bitmedi; turpun büyüğü şimdi çıkıyor…
Dede olacak namussuz mahkeme salonunda torununa ne diyor biliyor musunuz: ‘‘Ellediyse ne olmuş. Senin g..ün bizim aile şerefimizden daha mı önemli.” Diyor.
Ne diyeceğimi şaşırdım! -Ey Allah’ım taş mı yağdıracan! -kızgın yağ mı dökecen! -ne yapacaksan yap! Kıyamet bina ve zinadan değil de bu ahlaksızlar yüzünden kopabilir diye düşünüyorum.