Sevgili okuyucular, ‘’bayramlar küslerin barışması, dargınların kucaklaşması ve düşmanlıkların bitirilmesine vesiledir.’’
Türkiye’de ağzını açan bunu söyler. Lakin söyleme değil de; eyleme bakıldığında hiç de bunun böyle olmadığı görülür.
+++
MHP ve AKP ne diyor. ‘’Biz falanca partilerle bayramlaşmayacağız.’’ Niye? O partilere milyonlarca insan oy vermiş… Milli iradeye hiç mi saygınız yok? Nerde kaldı bayramın kutsallığı? Dargınların, küslerin barışması için verdiği mesaj?
+++
İnanır mısınız; içimden cümle âlemin bayramını kutlamak gelmiyor. Sadece dostlarımın bayramı kutlu olsun. Yeterli…
Yalandan yere küsler barışmalı, el sıkışmalı, herkes birbirine şeker, lokum ikram etmeli falan diyerekten polyannacılık oynamanın riyakârlık olduğunu düşünüyorum.
Çünkü (öz eleştiri veriyorum) Hümanist olmak için çaba gösteren biri olarak; şahsımın bile kin tuttuğunu ve bazılarının değil bayramını kutlamak, yüzüne bakmak bile istemediğimi fark ettim.
Yazık; ne hale gelmişiz diye hayıflandım. Benim içinde ‘’tren’’ kaçmış gibi!
+++
Sabah kalkıp, ilk demecinde rakibine küfreden bir politikacı, akşam karşımıza geçip, şeker gibi tatlı tatlı laflar etmesi, sizi bilmem ama bana göre kuyruklu riyakârlık…
Zaten o tiplerin ‘’Bayram Mayram’’ umurlarında da değildir. Onların derdi seçmenin oyu ve ‘’ yeşil yeşil duygusallıktır.’’
Zaman, mekân ve ortam müsait olmadığı için şimdilik bu düşüncelerimizi daha açık ve yüksek sesle dillendiremiyoruz. Kısa kesip yutkunuyoruz!
+++
Son olarak; şu mesajla bitirelim. Bayramı bahane edip; Oruç tuttuğunu, Namaz kıldığını ve Kuran okuduğunu ifşa edenlerin, toplum karşısında kullandıkları zehirli dillerini ne şeker, ne lokum, ne de baklava tatlandırır! O acılıkla giderler…
Riyasız Bayramlarda buluşmak dileğiyle…